Üreme çağındaki kadınların rutin bir adet süreci vardır ve bu periyot içinde sırasıyla östrojen, testestoron ve progesteron hormonları salgılanır. Adet sürecinin ilk haftasında östrojen salgılanır ve kadın bu haftanın ilk iki gününü ardından enerjik ve canlıdır. İkinci haftanın başlangıcıyla birlikte testestoron hormonu salgılanmaya başlar ve kadın hem ruhsal hem de zihinsel olarak zinde hisseder. Haftanın sonlarına doğru testestorona ek olarak bir de progesteron hormonu salgılanmaya başlar. Bu üçüncü hafta itibariyle progesteron arttıkça kadın mutlu, özgüveni yüksek, cinsel isteği fazla ve doğurganlık açısından uygun bir durumdadır. Zira yumurtlama olayı yeni yaşanmıştır ve kadının gebe kalma ihtimali yüksektir. işte tam da bu dönemde döllenme gerçekleşirse, bu artan progesteron hormonu kadının rahim içini gebeliğin tutunabilmesi için hazırlar. Fakat döllenme yaşanmazsa adet kanaması ile birlikte bu rahim içi dokusu da pul pul dökülür.

Progesteron hormonu nedir?

Üremek için adet döngüsü yaşayan tüm dişi canlılarda progesteron hormonu salgılanır.  Bu progesteron hormonu aslında cinsiyet ve steroit hormonudur. Kadınların hipofiz bezinden Luteinleştirici Hormon salgılanır ve bu hormon yumurtalıklardan da progesteron hormonu salgılanmasını sağlar. Progesteron yumurtlama dönminde salgılanarak, kadının rahim içi duvarını embriyonun tutunabileceği hale getirir. Kadınlarda adet periyodunun ikinci yarısından, ikinci haftasından sonraki birkaç gün içinde (yumurtlama sürecinde) kandaki progesteron değeri yüksektir ve bu değerin yüksek olması gebe kalabilirliğe işarettir. Progesteron hormonu, östrojenin etkisini baskı altında tutar ve östrojenle birlikte rahmin kas dokusundaki uyarımları azaltır, rahim kasılmalarını güçleştirir ve gebelikte düşük yaşanmasına engel olur.

Progesteron hormonunun görevleri 

  • Progesteron hormonu, bir hamileliğin başlayabilmesi ve sağlıklı devam edebilmesi açısından çok önemlidir. Zira rahmin duvarını embriyonun rahat yerleşebileceği forma getirir ve kadının metabolizmasını da gebeliğe hazırlar.
  • Gebeliğin başlamasıyla birlikte progesteron hormonu, kadının meme dokusunu bebeğe hazırlar. Bu sayede doğuma kadar kadının memelerinde süt oluşur, kadın doğumdan sonra emzirebilir.
  • Embriyonun tutunabileceği uygun rahim ortamını hazırlayan progesteron hormonu, bazı düşük gebelik riski taşıyan kadınlara dışarıdan takviye olarak da verilir. Bu sayede rahim içi embriyo gelişimi için daha uygun hale gelir.

Neden progesteron testi yapılır?

Progesteron hormonu seviyesi kadının yumurtlama ve gebe kalabilme seviyesini gösterdiğinden kısırlık şikayetiyle doktora başvuran kadınlara kanda progesteron testi yapılır. Progesteron testi sonucuna göre kadının yumurtlama bozukluğu olup olmadığı anlaşılır. Zira kadın yumurtlayabildiğinde progesteron hormonu seviyesi yükselir. Ayrıca kadının kanda yapılan gebelik testi pozitifse, ancak ultrason muayenesinde gebelik kesesi görülemiyorsa da progesteron testi yapılır. Bu bağlamda kanda yapılan progesteron testi değeri 10 ng/mg’den yüksekse, kadının yumurtlama fonksiyonlarının normal seyrettiği kararı verilir.

Kimlere progesteron hormonu takviyesi önerilir?

  • Üst üste birkaç kez düşük yaşayan kadınlar,
  • Gebeliğinde düşük tehlikesi olan kadınlar,
  • Erken doğum riski yaşayanlar,
  • Doğal yolla gebelik elde edemediği için tüp bebek tedavisi görenler,
  • Adet döngüsü düzensiz seyredenler,
  • Polikistik Over Sendromlu kadınlar,
  • Her hangi bir sebeple adet kanamsını ertelemek isteyenler,
  • Rahim duvarı istenenden daha fazla kalınlaşan kadınlar (bir an önce kanama olup duvar dökülsün diye)
  • Adet kanamsı sürecinde epilepsi atakları yaşayanlar

Kimlere progesteron hormonu takviyesi önerilmez?

  • Gebe olan ve düşük tehlikesi yaşamayan kadınlar,
  • Emzirme dönemindeki anneler,
  • Antidepresan türevi ilaçlar kullananlar,
  • Kalp, damar, karaciğer ve böbrek rahatsızlığı olanlar,
  • Adet dönemi içinde normal adet kanamsı devam eden kişiler.