Hepimiz sağlıklı bir ilişki yaşamak, güvenli bir bağlılık duygusu hissetmek istiyoruz. İnsanoğlu sosyal bir varlık olduğundan tek başın bir yaşamı pek çoğumuz düşünmek bile istemiyoruz. Ama buna keza bir dargın, bir barışık, sürekli iniş çıkışlarla ilerleyen bir ilişki de ruhumuzda onarılması büyük yaralar açabiliyor, psikolojik açıdan bizi yıpratabiliyor. Pek çok evli ya da uzun süredir beraber olan çift, gerçekçi bir şekilde düşündüğünde ilişkisine 10 üzerinden en fazla 6 verebilecek bir ilişki yaşıyor maalesef!

Sizin eşiniz hayatınızın ışığı olabilir, ancak bu durum, ilişkinizin kesinlikle sağlıklı olduğu anlamına gelmiyor. Sağlıklı ilişkilerin nelerden oluştuğunu anlayarak; ilişkinizde yeni boyutlara, samimiyete, daha kapsamlı mutluluğa yol açacak değişiklikler yapabilirsiniz. Aynı zamanda hangi koşullar ortaya çıktığında ilişkiyi sonlandırmanız gerektiğini de çözebilirsiniz. Sürünen ve sizi süründüren bir ilişkinin inanın ne size ne de hiç kimseye bir faydası olamaz. Tam da bu bağlamda hiçbir ilişki mükemmel değildir, ancak tüm sağlıklı ilişkilerde var olması gereken birkaç standart unsur vardır.

  • Güven

Evet, biliyorum çok klişe oldu, ama güven, bir ilişkinin temel taşıdır. Güven, sır saklamaktan ve sadık olmaktan daha fazlası demektir aslında. Siz eşinize güven verdiğinizde, o ilişkide kendinizi güvende hissedersiniz. Güven sayesinde partnerler birbirlerin en üst düzeyde yakınlık hissederler. Güven aslında kendi sınırlarınızı karşınızdakine belirtip onun sınırlarına da saygı duymanızı sağlar.

  • Karşılıklı saygı

Sağlıklı ilişkilerde, öncelikle kendileri için birbirlerine saygı duyan iki tane partner vardır. Saygılı davranışlar arasında; ilişkinizi etkileyen kararlar alırken eşinizin fikirlerinin göz önünde bulundurulması, eşinize sevgi ve şefkatle yaklaşılması ve uyuşmazlıklar sırasında zarar verici bir dil kullanmak yerine daha olumlu ve yapıcı davranılması gibi faktörler vardır. Aslında birini sevmekten de önce saygı duymak gelir. Zira sevmediğiniz birine sadece insan olduğu için, başarılı olduğu için ya da mantıklı davrandığı için saygı duyabilirsiniz. Yani sevgi olmadan da saygı olur. Ancak saygı olmadan, sevgi olmaz. Karşınızdaki kişinin fikirlerine, duygularına saygı göstermiyorsanız, zaten onu yeterince, hatta hiç sevmiyorsunuzdur.

  • Sağlıklı iletişim

Teksas Üniversitesi, Danışma ve Zihinsel Sağlık Merkezi’nin yaptığı araştırmalara göre; sağlıklı iletişim, partnerlerin anlaşmazlıklarını saygılı bir şekilde çözmesine yardımcı oluyor. Ancak aynı zamanda muhtemel anlaşmazlıkların da önlenmesini sağlıyor. Bunun nedeni ise, sağlıklı iletişim sayesinde, eşinize ihtiyaçlarınızı, isteklerinizi, düşüncelerinizi ve duygularınızı sakin, iddialı, kararlı ve sevecen bir şekilde iletmeye yardımcı oluyor. Kendisini net ifade edebilen, böyle bir ortama sahip olan kişiler, daha mutlu hissedecekleri için de partnerlerini de daha çok mutlu edebilirler.

  • Fiziksel şiddetinin olmaması

Öncelikle şunun altını çizmekte fayda var; başta saygı, ardından da sevgi varsa ve sağlıklı bir iletişim kurulabiliyorsa zaten fiziksel ya da duygusal bir şiddet söz konusu olmayacaktır. Bu bağlamda sağlıklı ilişkilerde de, eşlerden birinin diğerine ya da her ikisinin birbirlerine asla şiddet içerikli davranmaması ya da tehditkar bir şekilde konuşmaması esastır. Beraber olduğunuz kişi, fiziksel şiddet kullanıyor ya da az da olsa buna teşebbüs edecek girişimlerde bulunuyorsa, olayın sonrasında kendisi de ne kadar üzgün olursa olsun, o kişi sizin için sağlıklı bir partner değildir. Bu tür kişiler “kötücül partner” olarak adlandırılırlar. İşte bu kötücül partnerler, karşısındaki ile eşit güce sahip olduğu bir yerden değil, kontrol edebileceği ve hakim olabileceği bir alandan saldırıda bulunurlar. İş fiziksel şiddete gelince de elbette ki fiziksel anlamda daha güçlü olan erkekler burada başrol oynuyorlar. Böyle ilişkilerde şiddete meyil eden kişinin kendisiyle ilgili farkında olduğu ya da olmadığı bir ihtiyaçtan, eksiklikten söz etmek mümkün. Dolayısıyla da bir tedaviye gereksinim duyduğu, kendisi sağlıklı olmadığı için sağlıklı ilişkilerde kuramayacağı da bir gerçektir.

  • Zihinsel veya duygusal şiddet yokluğu

Amerika Birleşik Devletleri Hastalık Kontrol ve Koruma Merkezine göre; fiziksel şiddet, ilişkilerde bulunan tek şiddet türü değildir. Sağlıklı bir ilişki içindeyseniz, eşinizin sizi asla adlar takmaması, sizi korkutmaması, kontrol etmemesi veya istemediğiniz cinsel eylemleri gerçekleştirmeniz için zorlamaması gerekir. Bunlar ve aslında sizin istemediğiniz her hangi bir şeye zorlanmanız zihinsel, duygusal ve cinsel taciz, şiddet türleridir. Bunların biri ya da birkaçının ilişkinizde var olması ilişkinin aslında hiç de sağlıklı olmadığını gösterir.

  • Bağımsızlık

Amerika Birleşik Devletleri Hastalık Kontrol ve Koruma Merkezine göre; eşinizle olan ilişkiniz, sizin hayatınızdaki tek önemli ilişki olmamalıdır. Yaşamın rutini içinde “tek”, “sadece” eşinizle vakit geçirmek, onunla gülmek, onunla dışarı çıkmak ya da bir şeyler yiyip içmek sizin özgürlüğünüzü ve yaşam alanınızı kısıtlayan bir durumdur. Sağlıklı bireylerin, sağlıklı ilişkiler yaşayan kişilerin, özel ilişkileri dışında kendi arkadaşları, aile üyeleri, iş arkadaşları ile de sıkı ilişkileri olabilmeli, diğerlerine de zaman ayırabilmelidir.

  • Ortak ilgiler

İki farklı insanın ortak noktası yoktur. Ancak sağlıklı ilişkiler içinde olan insanların, birbirlerinin ilgi alanlarına ve hobilerine genel olarak saygı duyarlar. İlgilenmedikleri etkinliklere bile katılsalar birlikte vakit geçirmenin tadını çıkarırlar. Aynı zamanda ev ya da ofis dışında bir alanda farklı bir etkinliğe birlikte katılmak partnerler arasındaki bağı daha fazla güçlendirebilir.

  • Eşit güç

Sağlıklı ilişkilerde güç de, yük de, sorumluluklar da eşit bölünür. İlişkide hiçbir partner patron değildir. Her iki ortak da aile kararlarını tartışır ve her konuda eşit söz hakkına sahiptir. Bu eşitlik; ister Cuma gecesi hangi filmin izleneceği konusu olsun isterse aile bütçesini yönetmek olsun her iki partner de kendi fikrini söyleyebilmeli, ortak bir karar alınmalı.

  • Benzer amaçlar

Yeni ilişkilere uzun vadeli hedefler koymak, çok doğru olmasa da, her iki partnerin de aynı tarafta olması önem taşır. Hem hayata hem de ilişkinin geleceğine dair farklı amaçlar izleyen çiftlerin ilişkilerinin uzun süreli olması zordur. Örneğin partnerlerden biri çocuk, evlilik ya da belli bir yerde yaşamak isterken diğeri bunlara çok uzak hislerde ise, bunları istemiyorsa kızgınlık, kırgınlık, hayal kırıklığı ve mutsuzluklar yaşanması muhtemeldir.

  • Destek

Eşiniz yaptığınız her şeyden hoşlanmayabilir, ancak seçimlerinizi daima desteklemelidir. Örneğin, sizinle zaman geçirmeyi özlüyor olabilir, ancak asla okula gitmenize veya çalışmanıza engel olmamalı. Sağlıklı bir ilişki içindeyseniz, her zaman, her konuda sırtınızı eşinize yaslayabiliyor olmalısınız.

  • Sağlıklı cinsellik

Her iki partner de sağlıklı bir ilişki içinde olduğunda, aynı ya da benzer cinsel değerleri paylaşıyor. Cinsel arzularını ifade edebilecek kadar güvende hissediyorlar ve partnerinin kendilerini rahatsız edici şeyler yapmaya zorlamaları gibi bir husustan endişelenmiyorlar. Sağlıklı cinsellik; aynı zamanda cinsel yolla bulaşan hastalıkların önlenme yöntemleri üzerinde de anlaşmaya varmayı içeriyor.

  • Mutluluk

İlişkiniz sağlıksız olmayan ilişki özelliklerine sahip diye, bu ilişkinin sizin için doğru olduğu gibi bir yorumda bulunulmaz. Şöyle ki, ilişkinizde sizce her şey yukarıda sayılan kurallara, faktörlere uygun ilerliyordur, ancak kendinizi mutlu hissetmiyorsunuzdur. Eşinizle geçirdiğiniz bir günün sonunda, keşke bu günü başka şekilde ya da başka birinin yanında geçirmiş olsaydım gibi bir yaklaşım sahip oluyorsanız, yukarıda sayılanların tamamını çöpe atın, unutun. Zira sağlıklı bir ilişkiye sahip değilsiniz. Eşinizle geçirdiğiniz zaman sizi, sıradan mutluluklardan çok daha fazla mutlu edecek özellikte olmalı!