Şeker koması kan şekerinin çok yükselmesi ve bu nedenle çok susuz kalmanız veya kan şekerinin çok düşmesi sonucunda ortaya çıkabilir.

Genelde kontrol altında olmayan tip-2 diyabete sahip olan insanları etkiler. Yaşlı bireyler, kronik hastalar ve engelliler arasında yaygındır. Doktorlar sebebinden emin değiller ancak bu insanların susadıklarını fark etmemeleri veya yeterince sıvı almamaları sonucunda ortaya çıktığını düşünüyorlar.

Bu ciddi bir rahatsızlıktır ve hemen tespit edilmezse ve hızlıca tedavi edilemezse ölümcül olabilir. Belirtileri bilmek güvende kalmanıza yardımcı olabilir.

Uyarı İşaretleri Nelerdir?

Eğer şeker hastalığınız varsa ve son bir kaç hafta boyunca normalden fazla tuvalete çıktıysanız, çok büyük bir susuzluk yaşadıysanız, kan şekeriniz de kontrol altında değilse, doktorunuza uğrayın. Bedeniniz daha fazla su kaybettikçe şunların oluştuğunu fark edebilirsiniz:

  • yüksek ateş
  • güçsüzlük
  • baş dönmesi
  • ruh halinde değişimler
  • baş ağrısı
  • huzursuzluk
  • konuşamama
  • görme sorunları
  • halüsinasyonlar
  • felç

Şeker Komasının Sebepleri

Şeker komasının üç temel sebebi var. İki sebebi genelde tip-1 diyabet ile alakalı ve bir tanesi ise genelde tip-2 diyabet ile alakalıdır.

Tip-1 Diyabet

Aşağıdaki durumlar varsa şeker koması oluşabilir:

  • kandaki glukoz düzeyi çok düşükse, buna hipoglisemi adı verilir
  • kanda keton düzeyinin çok yüksek olması, buna diyabetik ketoasidoz denilir

Tip-2 Diyabet

Aşağıdaki durumlar varsa şeker koması oluşabilir:

  • çok düşük kan şekeri
  • çok yüksek kan glukoz düzeyleri, buna hiperglisemik hiperozmolar sendrom denilir

Hipoglisemi

Kan glukoz düzeyleri 70mg/dL altına düştüğünde hipoglisemi mevcuttur.

Diabetes’te yayınlanan bir çalışmaya göre tip-1 diyabete sahip olan bir kişi hipoglisemi belirtilerini ortalama haftada iki defa yaşar.

Tip-2 diyabet olup da insülin kullananların hipoglisemi yaşama ihtimalleri daha düşüktür ama yine de olabilir.

Hipoglisemi genelde insülin tedavisi alan insanlarda ortaya çıkar ama bedenin insülin düzeylerini arttıran oral ilaçların alımı ile de oluşabilir.

Düşük kan şekeri düzeylerine sebep olabilen faktörler şöyle:

  • çok fazla ilaç
  • çok az gıda
  • çok fazla egzersiz
  • bu faktörlerin kombinasyonu

Kişide düşük kan şekeri işaretleri şöyle:

  • titreme, terleme ve yorgunluk
  • baş dönmesi
  • baş ağrısı

Glukoz içeren şeyler içmek veya yemek yemek glukoz düzeyini tekrar sağlıklı aralığa çekebilir ve kişi tekrar iyi hissetmeye başlar.

Eğer herhangi bir belirti fark edilmezse ve glukoz azalmaya devam ederse, bilinç kaybı oluşabilir.

Kan şekeri düşüklüğünden kaynaklanan uzun süreli bilinç kaybına şeker koması adı verilir.

Diyabetik Ketoasidoz

Kandaki ketonların miktarının ve asit düzeyinin çok artması sonucunda ortaya çıkan ve ciddi bir tip-1 diyabet komplikasyonudur. Şeker koması ile de sonuçlanabilir.

Birey enerji kaynağı olarak şeker yerine yağ kullanırsa kandaki keton düzeyleri çok artabilir.

Bu tip-1 bireylerde yeterince insülin almamak veya hastalıklardan dolayı ortaya çıkabilir.

Diyabetik ketoasidoz olan bireylerin kanlarındaki glukoz düzeyi de yükske olacaktır çünkü şeker kandan hücrelere geçemez.

Beden glukozun idrar ile atımını sağlayarak yüksek glukozu azaltmaya çalışır. Ama bu durum bedenin daha fazla su kaybetmesine de yol açar.

Diyabetik ketoasidoz yaşayan kişi şunları hissedecektir:

  • yorgunluk ve susuzluk
  • daha sık idrara çıkma isteği

Ayrıca şunlar da olabilir:

  • bulantı ve kusmalı mide kalkması
  • solgun ve kuru ten
  • nefesin meyve kokması
  • nefes darlığı

Tedavi insülin ve sıvılar ile olur.

Hemen tedavi edilmesi gereken tıbbi bir aciliyettir çünkü şeker komasına yol açabilir.

Tedavi olmazsa hayati tehlike oluşturabilir.

Hiperglisemik Hiperozmolar Sendrom

Genelde tip-2 diyabeti kontrol altında olmayan yaşlı bireyleri etkiler.

Kan glukoz düzeylerinin aşırı yüksek olması sonucunda ortaya çıkar.

Diyabetik ketoasidozda olduğu gibi kişide şu belirtiler ortaya çıkar:

  • yorgun hissetme
  • çok susama
  • daha sık idrara çıkma

Kan testi diyabetik ketoasidoz ve hiperozmolar sendrom arasındaki farkı anlamayı sağlar.

Hiperozmolar sendrom sahibi kişinin keton düzeyleri ve asit dengesi normal olackatır.

İlk tedavi damarlara salin solüsyon verilmesidir. Böylece kişinin susuzluğu geçer ve kan glukoz düzeylerinin düşmesine yardımcı olunur.

Ancak glukoz düzeyleri suyla beraber tekrar normal dönmezse insülin gerekli olabilir.

Tedavi olmazsa şunlara yol açabilir:

  • şeker koması
  • kalp krizi, inme ve pıhtı gibi kan damar komplikasyonları

Önleme

Şeker koması riskini azaltmak için önleyici adımlar atılmalıdır. En etkilisi şeker hastalığını iyi kontrol etmektir. Tip-1 diyabet insanları daha yüksek koma riskine sokar ama tip-2 diyabet olanlarda da risk vardır. Ken şekerinin doğru düzeyde kaldığından emin olmak için doktorunuzla görüşün. Eğer tedaviye rağmen iyi hissetmezseniz tıbbi yardım alın.

Diyabeti olan insanlar kan şekerlerini günlük olarak takip etmeliler. Özellikle de bedendeki insülin düzeylerini arttıran ilaçlar kullanıyorlarsa bu daha geçerlidir. Böylece acil durum ortaya çıkmadan problemleri tespit edebilirsiniz. Eğer kan şekerinizi görüntüleme konusunda sorunlarınız varsa devamlı olarak glukoz kontrolü sağlayan cihazlardan taktırabilirsiniz. Bunlar özellikle hipoglisemi farkındalığı sağlamak için iyi olurlar.

Şeker komasını önlemenin diğer yöntemleri arasında şunlar var:

  • erken belirti tespiti
  • beslenmenizi bozmamak
  • düzenli spor
  • ölçülü alkol tüketimi ve alkol alırken yemek
  • tercihen su içerek susuz kalmamak

Sonuç Olarak

Şeker koması kalıcı beyin hasarı ve ölüm riski gibi ağır komplikasyonları olan ciddi bir rahatsızlıktır. Bu nedenle ondan korunmak önemli. İşaret ve belirtilerini bilirseniz problem ilerlemeden bir sağlık kuruluşuna başvurabilirsiniz. Doktorunuzla devamlı olarak temasta kalmak ve önerdiği adımları uygulamak şeker komasına girmeden tip-1 ve tip-2 diyabetinizi yönetmenize destek olacaktır.