Strobing Makyajı nedir?

“Ayşe Tolga İyi Yaşam” güzellik bölümümüzden doğru makyaj tekniklerini öğrenmeye devam ediyoruz. Makyaj alanında uzman olan Fezi Altun ve Alp Kavasoğlu ile bugün de Strobing makyajı üzerine sohbet edip, nasıl yapıldığını öğreneceğiz. Son dönemlerin en çok konuşulan makyaj trendi olan Strobing makyaj nedir, nasıl yapılır bilmekte fayda var. Strobing makyaj, aslında sade, ancak parlak makyajdır. Günlük kullanıma uygun ve rutin makyajlı hanımların arasında sizi daha göz alıcı gösterebilecek makyaj biçimidir. En fazla 5 dakika kadar kısa bir süre içinde fark edilir bir görünüme kavuşmak mümkün.

Strobing makyajı nasıl yapılır?

Strobing makyajda temel husus birkaç tane makyaj malzemesi ile yüzü canlı, diri, dinç bir görünüme kavuşturabilmektir. Ben Strobing makyajı normalden bir tık daha renkli ve canlı seviyorum. Bunun için bu gün göz kapaklarını, elmacık kemiklerini ışıl ışıl yapıp daha genç ve fresh bir görünüm elde edeceğiz. Bunun için öncelikle yüzümüzü temizleyip nemlendiriyoruz. Ardından göz kapaklarına parlaklık, ışıltı katacak renkli farlardan sürüyoruz. Sonrasında kirpikleri biraz kıvırıp bir fırça yardımıyla yüzün tamamına temizliyoruz ve hafif pudralıyoruz. Tok ve net bir siyah maskara ile kirpiklere dolgunluk, bu sayede de gözlere derin ve anlamlı ifade kazandırıyoruz.

Sonrasında gözaltlarına biraz canlılık ve ışıltı katmak için aydınlatma yapıyoruz. Ardından doğru bir makyajın olmazsa olmazlarında konturumuzu uyguluyoruz. Kesinlikle soğuk renkleri kullanarak yüze doğal bir ifade, 3 boyutlu bir görüntü veriyoruz. Sıra elmacık kemiklerine geldiğinde rengi biraz daha yoğun kullanmalıyız. Bu yüzden ten rengimize uygun canlı renklerdeki allıklarla elmacık kemiklerini renklendiriyoruz. Ardından dudaklara pembe, fuşya tonlarında bir parlatıcı sürüyoruz. Günlük şık, renkli ve bakımlı görünmek için 5 dakika ve biraz renk yeterli.

Yüz konturu (gölgeleme) nasıl yapılır?

Yaptığımız makyajın yüzümüzü, simamızı doğru ve güzel gösterebilmesi için kesinlikle kontur yapmamız, yüz hatlarını ön plana çıkarmamız gerekir. Yüzümüze kontur yaparken dikkat etmemiz gereken önemli nokta; kontur yaparken pudra renklerini sıcak değil, aksine soğuk renklerden seçmeliyiz. Genelde Bronzer ya da allıkla kontur yapmak tercih ediliyor. Ancak bu tamamen yanlış bir yaklaşım. Çünkü kontur demek, gölge demektir ve gölge demek de soğukluk demektir. Zira gölgedeki hiçbir şey pembe ya da kırmızı durmaz. Nasıl oluyor da biz cildimizin gölgelemesinde fuşyalar, pembeler kullanabiliyoruz? Gölgelemede sıcak renkler kullanmak yüzün gölge dışında kalan yerlerini cansız ve solgun gösterir. Oysaki biz gölgeleme dışındaki yerleri ön plana çıkarabilmek için makyaj yaparız.

Ayşe Tolga’nın makyaj rutini

Ben makyajıma başlamadan önce mutlaka en alta bir miktar primer bir ürün sürüyorum. Her gün mutlaka fondöten, baz, concealer gibi full makyaj yaparım. Ancak abartıya kaçmadığım için genellikle kimse anlamaz. Makyajımda yanaklarımı, elmacık kemiklerimi ön plana çıkarmak için allık mutlaka kullanırım. Gözlerime anlam ve derinlik katabilmek için kesinlikle rimelsiz çıkmam. Bununla birlikte o günkü moduma, aurama, gideceğim ortama, seçtiğim kıyafete göre mutlaka ruj sürerim, dudaklarımı renklendiririm.

Nasıl makyaj, hangi makyaj doğru?

Hiç makyaj yapmayan, fondöten kullanmayan hanımların bakımsız ve özensiz olduğunu düşünenlerdenim. Bu sebeple de az ya da çok, canlı ya da cansız renkler kullanılarak yüzün mutlaka renklendirilmesi gerektiğine inanıyorum. Bakım ve makyajın kesinlikle öz değer, kendini sevmek ve beğenmekle ilgili olduğunu düşünüyorum. Saçı makyajı kötü ya da hiç makyajsız, dişleri sarı insanlara tahammül etmekte zorlanıyor, onları anlayamıyorum. Özellikle de bizim sektörde bu tür kişileri anlamakta zorlanıyorum.

Çekime bile mutlaka temiz ve bakımlı cilt ve saçlarla gelinmesi gerekiyor. Benim makyaj mantığım eforsuz güzelliğin daha başarılı olduğu yönündedir. Şöyle ki özen gösterilmiş, ancak abartılmamış makyaj uygulamaları çok güzel sonuçlar veriyor. Zira kırmızı halıda yürüyen Hollywood yıldızları da sanki saçlarını evde toplamış gibi görünüyorlar, ancak onların saçları ve makyajları dünyanın en iyi saç ve makyaj uzmanları tarafından yapılıyor. Bu sayede hem çok iyi hazırlanılmış şahane bir görüntü hem de doğal ve çabasızmış izlenimi veriyor. Bu bakımdan aslında bizim toplum olarak örnek almamız, öğrenmemiz gereken saç, makyaj ve bakım stili bu olmalı diye düşünüyorum. Bir şeyi basit, pahalı ve şık göstermek hiç de kolay değildir. Bu sebeple basit bir görünüm elde etmek en doğal, en fresh görüntüye kavuşmak istiyorsak bunun için efor sarf etmeliyiz. Ancak bu durum daha çok dünyayı algılayış biçimimizle de ilgili diye düşünüyorum.

Ülkemizdeki makyaj trendi ve algısı

Biz ülke olarak doğu ve batının, Arap kültürü ile Avrupa kültürünün arasında kalmış bir toplumuz. Dolayısıyla da yeme, içme, gezme, para harcama, güzellik, bakım gibi yaşamın her alanında bir tür arada kalmışlık örneği gösteriyoruz. Ülkemizdeki bir büyük organizasyona katılan çok ünlü ve değerli sanatçılarımız kırmızı halıda yürürken eforsuz güzellikten çok, abartılı, tek düze, 90’ların siyah ağırlıklı makyajını sergiliyorlar. Ben 90’ların o siyah, gri ve mavimsi tonlardaki farlarının bu kadar çok kullanılmasını ve abartılı takma kirpiklerin takılmasını pek sevmiyorum. Ancak yeni kuşak saç ve makyaj uzmanları sayesinde bu trend kırılıyor, Burcu Esmersoy, Özge Ulusoy, Tuğba Ünsal, Merve Boluğur, Didem Soylu gibi her daim şık, doğal ve bakımlı görünen benim özellikle bayıldığım hanımlar var.

Strobing makyaj kış aylarına daha çok yakışıyor

Genelde hanımlar kış aylarında pudralı ve mat görünümlü makyajı tercih ediyorlar. Bu yüzden de olduğundan daha solgun ve yaşlı görünüyorlar. Ancak ben kışın daha çok renklenmek, canlanmak gerektiğini düşünüyorum. Özellikle yanaklara ekstra bir ışıltı katmak daha genç bir görünümün anahtarı oluyor. Çünkü çok fazla pudra sürmek cildi düz ve mat, cansız gösteriyor. Eğer gece makyajı değilse hiç pudra sürmemek çok da doğru olacaktır. Başka bir deyişle sadece yağlı olan “T” bölgesinin parlamasını önlemek için pudra sürmek yeterli olacaktır. Tüm yüze pudra sürüp porselen bir bebek gibi olmak yüzün ifadesini kaybetmesine sebep oluyor. Sadece pudra sürüldüğünde yüz tepsi gibi tek boyutlu ve hastalıklı gibi solgun görünüyor. Bu sebeple özellikle kışın yüzü renklendirmek, canlandırmak için Strobing makyajı öneriyorum.

Gölgeleme nasıl yapılır?

Cildin pudradan kaynaklı olarak çok düz ve mat görünmesini engellemek için yüze hafif gölgeleme yapmakta fayda var. Gölgeleme yapılmadan sadece pudra sürülen cilt olduğundan daha tombul ve geniş görünür. Bu yüzden ben fondöten sürdükten sonra yanaklarıma, elmacık kemiklerime, çenemin altına, burnumun kenarlarına, şakaklarımın iki yanına hafif birkaç ton koyu renk gölgeleme yapıyorum. Bu sayede yüzüm düz değil, 3 boyutlu bir görünüm, efekt kazanıyor, ifadem daha yumuşak bir hal alıyor.

Aşırı makyaj mı, doğru makyaj mı?

Herkesin cildi tektir, biriciktir ve kendisine özeldir. Bu bakımdan herkese yakışan, uygun olan makyaj da farklıdır. Bu bakımdan bir tane makyaj stilini her kadının uygulaması hepsinde aynı etkiyi yaratmaz. Herkes için doğru makyaj biçimi farklıdır. Ancak herkes için doğru olan husus; aşırı makyaj değil, doğru makyaj yapmak gerektiğidir.