Kinoa, sanılanın aksine bir bitki değil, amaranthaceae ait chenopodium adlı bitkinin tohumudur. Kinoa genellikle bir tahıl olarak kullanılmaktadır. Ispanak, pancar, pazı gibi yaprakları olan bir bitkinin tohumu olan kinoa; protein, demir, potasyum, pek çok vitamin ve mineraller bakımından oldukça zengindir. Kinoa, kolayca sindirilir ve bolca diyet lifleri içerir. Bizim kültürümüz de, beslenme alışkanlıklarımızda yeni yeni yer almaya başlayan kinoa, batılı beslenme uzmanları ve bilim adamlarının araştırmaları dolayısıyla sağlıklı beslenme meraklısı olan batılıların yaşamlarına bizden çok daha önce girmiştir.

Kinoa’nın besin değerleri

100 gram (1 çay bardağı dolusu) pişmiş, haşlanmış kinoa;

  • 21,3 gram karbonhidrat,
  • 4,4 gram protein,
  • 1,92 gram yağ,
  • 2,8 gram lif,
  • 7 miligram sodyum,
  • 172 miligram potasyum,
  • 17 miligram kalsiyum,
  • 5 iu A vitamini,
  • 1,49 gram demir içeriyor.

Kinoa , güçlü bir antioksidan kaynağıdır!

Diğer tahıllarla karşılaştırıldığında kinoanın antioksidan içeriğinin çok yüksek olduğu biliniyor. Özellikle kalp, karaciğer, böbrek, pankreas ve akciğerler düzenli kinoa tüketimi sayesinde oksidasif stresten korunabiliyor. Fenolikler, polifenoller, antosiyaninler gibi antioksidanlar kinoada bolca bulunuyor ve bu sayede pek çok hastalığı önlemek mümkün oluyor.

Kinoa, anti-aging etki gösterir!

Vücudumuzun, cildimizin, hücrelerimizin yaşlanmasının temel sebebi vücutta oluşan serbest radikallerdir. İşte bu serbest radikallerle savaşan besinler yönünden zengin beslenmeliyiz ki, kinoa da manganez içeriği sayesinde güçlü antioksidanlar temin ettiği için serbest radikallerle savaşma konusunda çok başarılıdır.

Kinoa, diyabeti önler!

Kinoanın karbonhidrat proteini seviyesi yüksektir. Bu bakımdan kan şekerinin dengede kalması konusunda kinoadan faydalanmak sağlıklı bir seçenektir. Çünkü kinoanın içeriğindeki çözünür lifler, glikoza karbonhidrat dökümü sürecini yavaşlatır, dolayısıyla da kan şekeri ani olarak düşmez ya da çıkmaz.

Kinoa, protein kaynağıdır!

Kinoanın içerdiği protein oranı, bazı besinlere göre daha az olabilir. Ancak kinoanın içerdiği proteinler kalite ve önem bakımından diğerlerinden bir tık daha fazladır. Şöyle ki kinoanın içerdiği lizin, metionin ve triptofan gibi proteinler vücut tarafından sentezlenemeyen temel amino asit kaynağıdır. Bu bakımdan tüm vücutların ihtiyaç duyduğu ve kendi kendine sentezleyemediği proteinlerin kinoada olduğunun altını çizmekte fayda var.

Kinoa, kolesterolü dengede tutar!

Yüksek oranda çözünür lif içeren besinler kan şekerinin ve kolesterolün dengelenmesinde yardımcı olurlar. Kinoanın da lif bakımından zengin oluşu, kötü kolesterolün yükselmesini önleyici etki verir. Çünkü kinoa düzenli aralıklarla tüketildiğinde çözünür lifler ve safra asidi bir araya gelir ve kötü kolesterolü düşürür. Bu bakımdan özellikle kolesterol sorunundan dolayı hayvan bazlı protein tüketmesi önerilmeyen kişilerin kinoa  tüketmeleri doğru olacaktır.

Kinoa, iltihaplanmayı önler!

Tüm kepekli tahıllar ve kinoa vücutta iltihaplanma olmasını önleyici etki gösterir. Kinoa, bağırsaklarda sağlıklı bakterilerin üremesini destekleyerek hem obeziteyi hem de çok çeşitli enflamasyonları önleyebilir. Kinoanın içindeki fenolik asitler, hücre duvarı polisakaritleri, y-tokoferol ve E vitamini kinoayı iltihaplanmayı önlemekte en başarılı besinlerden birisi haline getiriyor.

Kinoa, kalsiyum içerir!

Kinoa, tıpkı süt gibi bir kalsiyum kaynağıdır. Fakat pek çok kişinin laktaz intoleransı vardır ve bu kişiler süt ve süt ürünleri tükettiklerinde rahatsız olduklarından bu kalsiyumdan mahrum kalırlar. Oysaki kinoa, her hangi bir intolerans oluşturmadığından herkes tarafından rahatlıkla sağlıklı kalsiyum kaynağı olarak tüketilebilir. Beyin, sinir ve kemik sistemlerimiz için gerekli olan kalsiyumu kinoadan alabiliriz.

Kinoa, kan basıncını kontrol altında tutar!

Potasyum bakımından zengin beslenen kişilerin kan basıncı kontrol altındadır ve ani düşüşler, yükselişler yaşanmaz. Diğer tahıllarla karşılaştırıldığında kinoanın potasyum oranının çok daha yüksek olduğu, ayrıca da yeterli oranda sodyum içerdiği ve dolayısıyla da kan basıncını düşürmeye yardımcı olacağı biliniyor. Bununla birlikte kinoanın magnezyum bakımından da zengin olması, onu damar genişletici bir besin haline getiriyor.

Kinoa, B vitamini deposudur!

Vücudun günlük rutin ihtiyaçlarından olan B vitaminleri, kinoada fazlasıyla bulunur. Bir tür tahıl olan kinoa, diğer tahıllara göre çok daha fazla B vitamini içeriyor.

Kinoa, sindirim sisteminin fonksiyonlarını destekler!

Lif bakımından zengin besin tüketmek, şişkinlik, kabızlık, hazımsızlık gibi sindirim sistemi sorunlarının en aza indirilmesi anlamına gelmektedir. İşte bu bakımdan lif deposu kinoayı düzenli olarak tüketmekle sindirim sorunlarını önlemek mümkün olacaktır.

Kinoa , kilo vermeye yardım eder!

Kinoa, hem lif hem de protein bakımından oldukça zengindir. Bu bakımından kinoa tüketmek demek uzun süre tok kalabilmek demektir. Bu sayede gereksiz ve fazla yemenin önüne geçilebilir, kalori alımı da kısıtlanabilir. Elbette bunun sonucunda da sağlıklı bir kilo verme süreci yaşanır.

Kinoa, kansızlığı önler!

Kan hücrelerinin sağlığı ve vücuda oksijen taşınabilmesi için herkesin günlük bir miktar demir almaya ihtiyacı vardır. Bu miktar kişinin yaşına ve erkek ya da kadın olmasına göre değişiklik göstermektedir. Örneğin, 7/12 aylık bir bebeğin günde 11 mg, 1-3 yaş arasındaki çocuğun 7 mg, 19-50 yaşlar arasındaki yetişkin bir erkeğin 8 mg, aynı yaşlardaki kadınınsa 18 mg demir alması gerekiyor. İşte bu demiri alabileceğimizi en sağlıklı kaynaklardan birisi de kinoadır. Kansızlık riski ya da sorunu olanlar veya anemi tedavisi görenlerin beslenme listelerine kinoayı da eklemeleri doğru olacaktır.

Kinoa, bazı kanser türlerine yakalanma riskini azaltır!

Kinoanın içeriğinde bulunan flavonoidler, vücutta antioksidan görevi görürler ve serbest radikallerle savaşırlar, kanserli hücre oluşumunu önlerler. Bu sayede düzenli olarak kinoa tüketmek hem kanserli hücre oluşumunu hem de var olan kanserli hücrelerin yayılmasını önleyebilir.

Kinoa, enerji verir!

Kinoa, vitaminler, mineraller ve antioksidanlar bakımından oldukça zengin bir besin olduğundan günlük ihtiyaç duyduğumuz enerjiyi de kinoadan karşılamak mümkün. Özellikle yorucu bir günün tam ortasındaki öğle öğününde ya da spora gitmeden 2 saat öncesinde veya sporda kaybettiği enerjiyi geri kazanmak için spor sonrasında kinoalı bir salata iyi gelir.

Kinoa, hastalıklardan korur!

Bir besinin doğal, sağlıklı ve vitamin, mineral, antioksidan bakımından zengin olması demek, neredeyse tüm hastalıklara karşı az ya da çok koruyucu olması demektir. Bu bakımdan kinoa da çok faydalı bir besin olduğu için içerikleri sayesinde sindirim, sinir ve bağışıklık sistemlerini güçlendirmekte ve olası hastalıkları önleyebilmektedir.

Kinoa, hamileler için çok faydalıdır!

Hamilelik döneminde, kadınların demir, protein, kalsiyum, vitamin ve mineral ihtiyaçları artar. Bu dönemde hem enerji veren hem de kan yapımını destekleyen kinoa  ile beslenmek diş sağlığı, doku onarımı, kemik gelişimi için çok önemlidir.

Kinoa tüketecek olanlara öneriler

  • Kinoa, doğal bir saponinle kaplıdır. Tüketirken mideye hasar vermemesi için kinoanın çok iyi yıkanması önerilir.
  • Kinoanın henüz bilinen her hangi bir yan etkisi ya da doz aşımı sorunu yoktur. Ancak yine de her hangi bir hastalıktan dolayı ilaç tedavisi görenlerin kinoa tüketmeden önce doktora danışmaları doğru olacaktır.