Tripofobi son dönemlerin en popüler fobileri yani korkuları arasında yer alıyor ve pek çok kişi kendinde bulunan bu korkuyu yeni yeni anlamaya başlıyor. Dilimize delik korkusu olarak giren bu ilginç fobi, toplumda hayli yaygın bir şekilde görülüyor ve bu nedenle aslında tanıdığımız neredeyse her beş kişiden bir tanesinde delik korkusu mevcut. Özellikle günlük hayatta çok fazla deliği bir arada görmediğimiz için geçmiş senelerde bu korku çok belirgin değildi ancak şimdilerde sosyal medya sayesinde bu tip rahatsız edici görüntüleri sıklıkla görmek mümkün oluyor.

Tripofobi sahibi bireyler, bilhassa birarada bulunan ufak deliklerden oluşan görseller karşısında dehşete düşüyorlar ve buna çeşitli bitkilerin yüzeylerinden tutun da yara ve enfeksiyonlara, bal peteklerine kadar pek çok farklı delik türü dahil. Yani hayatınızın bir döneminde sizi dehşete düşüren bazı şeyleri artık biraz daha anlamlandırıyor olabilirsiniz.

Tripofobi Hayatınızı Oldukça Zorlaştırabilir

Delik korkusu sadece delikli şeyleri görünce de ortaya çıkmayabilir çünkü pek çok kişide deliklerin yanında yanyana duran çok sayıda çıkıntı da korku sebebi olabiliyor. Dolayısıyla tripofobinin düzenli veya düzensiz şekilde ancak sık aralıklarla tekrar eden delik ve çıkıntılar olarak yeniden tanımlanması daha uygun olacaktır. Bilhassa bitkilerin yaprakları, enfeksiyonlar, kızamık gibi hastalıklar ile pütürlü, tırtıklı, çıkıntılı yüzeyler insanlarda rahatsızlık duygusu ve korku uyandırıyorlar.
Rahatsızlık ve korku dediğimize de şaşırmayın çünkü bu fobi illa ki sizi dehşete düşürmek ve korku salmak zorunda da değil. Pek çok kişisel yorumda, pütürlü görüntülerin korku vermekten ziyade tiksinti, iğrençlik ve rahatsızlık duygularını verdiği belirtilmektedir. Bazı uzmanlar bu tepkinin insanın kendini koruma dürtüsünden kaynaklandığını belirtiyorlar çünkü pütürlü, delikli ve çıkıntılı yüzeyler zararlı bitkiler ve enfeksiyonlarda ortaya çıkabiliyorlar. Dolayısıyla doğal yoldan oluşan bu tiksinti, hastalık ve zehirlerden uzak durmaya yarıyor olabilir.

Tripofobi Belirtileri

Tripofobiye sahip olan bireylerin hepsinde farklı belirtiler ortaya çıkabiliyor. Bazıları kendilerini aşırı rahatsız hissedip tüylerinin diken diken olduğunu belirtirken, bazıları ise çarpıntılar, anksiyete ve panik ataklar, sinirli olma, bayılma gibi farklı belirtiler gösterebiliyorlar. Hatta bu görüntüleri gördüğünde cildinde kaşınmalar hissedenler ve kusmaya kadar varabilen bulantılar yaşayanlar da mevcut. Dolayısıyla delik korkusunun sadece tek bir tepkiye sebep olan bir fobi olmadığını belirtmek gerekli.

Tripofobinin Gelişimi

Tripofobi, özellikle zehirli hayvan ve bitkilerin üzerlerinde bulunan desenlere dair elde edilen bilgilerin koşullanma yoluyla nesilden nesile aktarımı neticesinde bizlere geçmiş olabilir. Zehirli nesneler, hastalıklı bireyler ile kolayca temas edebilen ve delik korkusu olmayan atalarımız bu özelliklerinden dolayı hayatlarını kaybederken, bu tip şeylerle temasta bulunmaktan çekinmiş olan atalarımızın hayatta kalmış olmaları, doğal bir seçilim vesilesiyle pek çoğumuzun tripofobiye sahip olmasını sağlamış olabilir. Elbette bu süreç milyonlarca yıl alan oldukça uzun bir dönemi ifade ediyor.

Yapılan araştırmalarda sadece delik korkusu olanların değil, olmayanların da delikli görsellere bakarken ufak da olsa rahatsızlık hissettikleri görülüyor. Yani fobisi olmayanlar bile bir şekilde normal resimler ile delikli resimler arasındaki farkı sezebiliyor, dürtüsel olarak kendilerini biraz geri çekebiliyorlar.

Koronavirüs ( Covid-19), sizde travma oluşturduysa ve sürekli olarak bu konu ile ilgili yoğun ve süreğen kaygı hissediyorsanız ve  neler yapacağınızı, nasıl baş edeceğinizi bilmiyorsanız bunu birlikte çalışabiliriz. Online terapi almak isterseniz bana bu numaralardan ulaşabilirsiniz.

Uzman Klinik Psikolog Diana Güler
Telefon: 0216 266 24 48 & 0533 086 30 22
Mail: info@dianaguler.com
İnstagram: dianagulerr