Doğal yolla bebek sahibi olamayan ve üremeye yardımcı diğer tedavilerin uygulandığı ve olumlu sonuç alınamayan çiftlere tüp bebek tedavisi uygulanmaktadır. Tüp bebek tedavisinde, kadın ve erkeğin üreme hücreleri olgunlaşmanın gerçekleştiği belirlenen en uygun zamanda alınır, laboratuarda pek çok işlemden geçirilir. Bu işlemler sonrasında sağlıklı bir gebeliğe en uygun, en canlı üreme hücreleri seçilir, döllenmenin gerçekleşmesi için bir araya getirilir. Gerçekleştirilen döllenme işlemiyle elde edilen embriyolardan en sağlıklı, en güçlü olanlar da kadının rahim duvarına yerleştirilir.

Tüp bebek tedavisinde bu sperm ve yumurtaların en kaliteli olanlarının, embriyoların da en sağlıklı olanlarının seçilmesi demek, aslında gebeliği daha mümkün hale getirmek demektir. Bu işlemler, öncelikle gebeliğin gerçekleşmesi, ardından da eve canlı bebek götürebilme ihtimalini artırır.

Tüp bebek ile doğan bebeğin hasta olma riski nedir?

Tıp teknolojisinin akıl almaz bir hızla ilerlediği bir dönemdeyiz. Bu bağlamda tüp bebek tedavisinde de her geçen gün çığır açan yenilikler uygulanmaktadır. Bunlar; annenin yumurtalarının, babanın spermlerinin nasıl daha sağlıklı ve üremeye uygun olabileceğine dair yöntemlerden, daha kaliteli embriyoların nasıl elde dilebileceğine dair işlemlere kadar pek çok yeniliği içeriyor. Tüp bebek tedavisi 40 yılı aşkın süredir uygulanan ve neredeyse her sene gebe kalma ve eve canlı bebek götürebilme olasılığını artıran yeni yöntemler bulunmaktadır. Bu bağlamda elde edilecek bebeğin de hangi işlemler sonucunda daha sağlıklı olabileceğine dair pek çok çalışma yapılmaktadır.

Hal böyle olunca en gelişmiş tıbbi imkanlar kullanılarak büyütülen, canlandırılan, farklı işlemlerden geçirilerek kalitesi artırılan üreme hücreleri tüp bebekte kullanılmaktadır. Yine aynı bağlamda pek çok uygulama sonucunda laboratuvar ortamında elde edilen embriyoya, canlılık ve gebeliği devam ettirebilirlik adına bazı testler uygulandıktan sonra anne adayının rahmine yerleştirilmektedir. Bu bakımdan hem üreme hücrelerine uygulanan test ve iyileştirici işlemler hem de embriyonun geçtiği testler sayesinde, elde edilen bebekte ortaya çıkma ihtimali olan hastalıkların da tamamını olmasa da tamamına yakını öngörülebilmektedir.

Bunlardan yola çıkılarak altını çizmekte fayda vardır ki, doğal yolla elde edilen gebeliklerde çoğu zaman gebeliği oluşturan her aşama doğal şekilde ilerlemektedir. Yani yumurtada, spermde eğer gebe kalmayı engelleyecek seviyede bir kusur varsa, gebelik olmaz, onun haricindeki tüm kusurların varlığında gebelik gerçekleşir. Doğal yolla elde edilen gebeliklerde çoğu zaman biraz şans, biraz kader kısmet gibi faktörler de öne çıkmaktadır. Bu bakımdan tüp bebek tedavisi ile doğan bebeğin her hangi bir hastalık ya da anomali sahibi olma ihtimalinin normal yolla elde edilen gebeliklerden daha az olduğunu söylemek bile mümkün olur.

Fakat tam tersi yönden düşündüğümüzde ise; zaten çiftin doğal yolla gebelik elde edilmesine engel bir durumu olduğu için tüp bebek tedavisi uygulandığı gerçeğini de da göz önünde bulundurmakta fayda vardır. Çünkü anne ya da baba adayında üremeye engel, sağlıklı bebek sahibi olmaya engel ya da düşüğe sebep olan faktörler var olduğu için çiftler doğal yolla bebek sahibi olamamaktadır. İşte bu doğal yolla gebeliğe engel olan durumlar, tüp bebek tedavisinde de başarısızlığa ya da bebekte öngörülemeyen bazı sorunlara sebep olabilmektedir. Her ikisi de göz önünde bulundurulduğunda ne doğal yolla ne de tüp bebek tedavisi ile elde edilen gebeliklerin daha fazla risk altında olduğunu söylemek doğru olmaz. Bu risk faktörü ve gelişecek hastalıklar bireysel özellikler ve yatkınlıklarla bağlantılıdır.

Tüp bebek tedavisi en ileri teknolojik imkanlarla geliştirildi

Tüp bebek tedavisi, tüm dünyada 40 yıl gibi uzunca bir geçmişe sahip olduğundan ilk başlarda uygulamada yaşanan bir takım olumsuzluklar günümüzde neredeyse hiç yaşanmıyor. Tüp bebek tedavisine gelen anne ve baba adayının genel sağlık durumları, kullandıkları ilaçlar, gebeliğe engel durumları tedaviye başlanmadan öncesinde ayrıntılı olarak inceleniyor. Anne ve baba adaylarında her hangi bir genetik kusur varsa, bunların embriyoda ortaya çıkmaması için gerekli önlemler alınıyor. Burada amaç çifte en uygun tedavi seçilebilmek, en uygun koşullar altında gebelik elde edebilmektir. Özellikle de elde edilen embriyoya uygulanan genetik tanı yöntemleriyle gebeliklerde genetik probleme rastlanma riski mümkün olduğunda azalmış durumda. Tüp bebek gebeliklerini doğal yolla elde edilen gebeliklerle kıyasladığımızda özellikle genetik anomali açısından daha sağlıklı gebelikler elde edildiği de söylenebilir.

Tüp bebek tedavisi ile doğan çocukların, doğal yolla doğan çocuklardan farkı nelerdir?

  • Doğal yolla gebelikte, anne ve baba adayları korumasız cinsel ilişki yaşarlar. Bu süre içinde eğer kadın yumurtlama dönemindeyse ve gebeliğe engel bir sağlık durumu yoksa gebelik gerçekleşir.

Fakat tüp bebekte anne ve baba adayı cinsel ilişki yaşamadan, kadının yumurtlama döneminde yumurtalar ve spermler tıbbi yollarla alınır, laboratuar ortamında döllenir, en uygun zamanda anneye transfer edilir.

  • Doğal yolla gebelikte, tüm süreç tesadüflere ve şansa dayanır. Çünkü cinsel ilişki kadının yumurtlama dönemine denk gelmeli, o esnada erkeğin yumurtayı dölleyecek kadar canlı ve hareketli spermleri olmalı, döllenmeyle ortaya çıkan embriyolardan en az birisi rahim duvarına tutunabilmeli gibi pek çok faktör aynı anda uygun durumda olması gerekir.

Tüp bebek tedavisinde ise kadının ve erkeğin üreme hücresinin bulunması yeterlidir. Zira döllenme de, gebelik de uzmanların belirlediği zamanda, belirlenen koşularda gerçekleşir. Tüm işlemler uzmanların kontrolünde ilerler, varsa bir pürüz ortadan kaldırmak da kolay olur.

  • Doğal yolla gebelikte, bebeğin sağlık durumu, gebeliği gerçekleştiren embriyonun kalitesi, varsa genetik kusurların geçişi tesadüflere bağlıdır.

Tüp bebek tedavisinde çok sayıda embriyo elde edilir. Ancak sadece sağlıklı ve gebeliğe uygun olanlar anne adayının rahmine yerleştirilir. Bu işlem öncesinde de embriyoya uygulanan testlerle genetik kusurlar da belirlenebilir.

Tüm bunları bir kenara koyduğumuzda gebeliğin oluşma evresine kadar her şeyin farklı, gebelik oluştuktan sonra ise doğal yolla elde edilen ve tüp bebekle elde edilen gebeliklerin aynı süreci seyrettiğini söylemek mümkün. Yani aradaki fark, embriyo rahme yerleşene kadarki işlem basamaklarıdır. Sonrasında gebelik döneminde anne adayı ve bebeğin yaşadığı süreç aynı devam eder.

Bunların yanında tüp bebek tedavisinin zorlu bir süreç olduğu, bebeğin de doğal yolla elde edilen gebeliklerden daha özel evreler yaşadığı, bu bakımdan doğumun da normal yolla olamayacağına dair bazı endişeler mevcuttur. Bunların hiç biri gerçeği yansıtmamaktadır. Her iki gebelik de elde edildikten sonraki tüm süreç aynı devam eder. Gebeliğin gidişi, bebeğin genel durumu ve anne rahminde yerleşme pozisyonuna göre doğum sezaryen ya da normal olarak gerçekleşir. Buna doktor ve anne adayı birlikte karar verirler. Tüp bebek tedavisi doğumun gerçekleşme şeklini etkileyecek bir durum yaratmaz.

Kaynaklar:

http://www.sciencemag.org/news/2010/02/are-test-tube-babies-healthy

Bülent TIRAŞ – Tüp bebek tedavisi hakkında kapsamlı kılavuz