Beyninizi, umudunuzu korumak için eğitmeniz, stresin ve kaygının etkisini azaltmanıza yardımcı olacaktır. Aynı şekilde bu duyguyu size yakın olan kişilere aktarabilmek, daha güvenli ve duygusal olarak daha besleyici ortamlar yaratmayı mümkün kılar.

Beyninizi, umudunuzu korumak için eğitmeniz mümkündür ve her an, değişiklikler yapmanız ve zihinsel ve duygusal olarak evrimleşmeniz için uygundur. Ayrıca beyninizi, şimdiki zamanda ileri gitmenizi sağlayacak yeni düşünme şemalarını daha iyi bütünleştirmeye yönelik olarak eğitebilirsiniz. Aynı şekilde, şunu da görmezden gelemezsiniz: bunların hepsini iyileştirmek, doğrudan zihinsel sağlığınızı iyileştirir.

Önemli olan başka bir faktör daha var: Umudunuzu devam ettirmek ve korumakla kalmamalı, aynı zamanda onu başkalarına nasıl aktaracağınızı da bilmelisiniz. Toplum, kişisel gelişim konusuyla ilgili her şeyi öz bakıma, kendini iyi hissetmeye ve mutluluğa odakladığı bir noktaya geldi.

İnsanların neredeyse aynı anda bir tür bencil materyalizm denilebilecek bir şeye sürüklendikleri söylenebilir. Kişinin, kendisinin ötesine geçmesinin ve en yakınlarını dikkate almasının zamanı geldi. Bu nedenle hayat kalitesini iyileştirmek ve karşılığında herkes için besleyici olan ortamlar yaratabilmek için belli psikolojik beceriler geliştirmenin de zamanı geldi.

Umut sahibi olmak, şu anda en fazla yön veren değer ve duygusal kaynak olabilir. Bunu nasıl yapacağınızı öğrenmek için okumaya devam edin.

“Hayatınızda yapacağınız en asgari şey, ne umut ettiğinizi anlamaktır. Ve yapabileceğiniz en azami şey, bu umudun içinde yaşamaktır. Uzaktan hayranlık duymayı bırakın, tam onun içinde yaşayın; çatısının altında.”

Barbara Kingsolver

Umudu korumak için beyninizi eğitmenin beş yolu

Kaliforniya Üniversitesi’nde profesör olan psikolog Decher Keltner umudu, nöropsikolojik açıdan ele alıyor. Keltner, “İyi Olmak için Doğmak: Anlamlı Bir Hayatın Bilimi (Born to Be Good: The Science of a Meaningful Life)” isimli kitabında, iyi oluş ve mutluluk üzerinde güçlü etkisi olan alanların mekaniklerini açıklıyor. Kitabında ayrıca akıl sağlığını da tartışıyor.

Keltner, insanların biyolojik olarak umudu deneyimlemeye hazır olduklarını söylüyor. İlgi çekici olan bu gerçeğin arkasında bir açıklama bulunuyor: Umut, hayatta kalma mekanizmasıdır. Beyin, yenilgiye uğradığında her zaman iyimserliği, üstesinden gelmeyi ya da dayanıklılığı öncelik haline getirecektir. Bunun nedeni, aksi halde insanların hayat yolculuklarında ilerleyemeyecek olmalarıdır.

Çin’deki SiChuan Üniversitesi’nde yürütülen başka bir araştırma daha bulunuyor. Bu araştırma umudun, stres ve kaygı için bir panzehir olduğunu gösteriyor. MR aracılığı ile gözlendiği kadarıyla beyin, umudu korumak için psikolojik terapi yoluyla eğitilebiliyor.

Bu durum, bilateral medial orbitofrontal korteks gibi alanları büyük ölçüde harekete geçirerek gerçekleşiyor. Ayrıca kandaki kortizol seviyesi de düşüyor. Yani kişi, kendine ve geleceğine daha fazla güveniyor ve daha büyük bir motivasyona sahip oluyor. Bu sayede araştırmacılar, insanların umut ile ilgili olan bu boyutu geliştirebilecekleri bazı önemli noktalar geliştirdiler.

Kısa vadeli düşünün

Uzun vadeli bir hedef yerine kısa vadeli bir hedef belirlemeniz durumunda umudunuzu daha iyi bir şekilde koruyabilirsiniz. Bu yüzden stresi azaltmak ve daha fazla kontrol hissine sahip olmak için önümüzdeki hafta ya da gelecek ay neler olabileceğine bakmak en iyisi olacaktır.

On iki ay içerisinde gerçekleşecek şeyler henüz bilinmez olabilir. Bu nedenle buna odaklanmak, çoğu zaman rahatsızlığa yol açar.

Gördüğünüz gibi daha yakın zamanda gerçekleşecek olan şeye konsantre olmak daha iyi olacaktır.

Bu yüzden birkaç günü kapsayan basit hedefler belirlemek en iyisidir. Örneğin, önümüzdeki hafta için başarmak istediğiniz tek şeyin, arkadaşlarınızla ya da tanıdıklarınızla buluşmak ve iş hayatınız hakkında fikirler paylaşmak olduğunu söyleyin.

Arkadaşlarınız ya da tanıdıklarınız arasından bir kişi, uygun bir iş teklifi biliyor olabilir ya da iş mülakatında kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacak bir fikir verebilir. O haftaki hedefinizi başarmak, kendinizi daha iyi hissettirecektir. Hatta karar verdiğiniz herhangi bir şeyi başarmak konusunda kendinize daha çok güveneceksiniz.

Günlük, küçük şeylerde anlam bulun

Umudu korumak için beyni eğitmeye, önemli anlamlar bulmak da dahildir. İnsan beyni, güvende hissetmek için bazı şeylere, boyutlara ve insanlara ihtiyaç duyar. Bu nedenle hobilere ve değerlere sahip olmak ve tutkulu olduğunuz şeyi ya da hayatta başarmak istediğiniz şeyi hatırlamak, güvenlik için bir çapa görevi görür. Bunlar, geleceği dört gözle beklemenize yardımcı olur.

Bunları vurgulamak için bir defter alın ve günlük hayatta sizin için anlamlı olan şeyleri temsil eden basit cümleler yazın. Örneğin:
“Partnerimle birlikte olmayı seviyorum” yazmanız, “Aşk, umudumu korumama yardımcı oluyor” anlamına gelir.

Bununla birlikte “Evcil hayvanlarımla birlikte olmaktan ve onları dağda ya da sahilde yürüyüşe çıkarmaktan hoşlanıyorum” demeniz, “Doğa, benim için önemli” anlamına geliyor.

“İşim önemli” derseniz bu, “Profesyonel anlamda ilerlemek istiyorum; bu, bana devam etme gücü veriyor” olarak ifade edilebilir.

Beyninizi, umudu korumak ve geriye bakmayı bırakmak için eğitin

Zihniniz, geçmiş hakkında nostaljikseniz ve geçmişe odaklanıyorsanız, ilerlemenize izin vermeyerek saplantılı bir şekilde kayıp bir dünün içerisinde sürüklenecektir. Buna karşılık beyninizi, umudu korumak için eğitirseniz, düşünceleriniz ve dikkatiniz üzerinde kontrol sahibi olursunuz.

Yukarıda bahsettiğim gibi hiçbir şeyin kesin olmadığı çok uzak bir geleceğe bakmak, uygun olmayacaktır. Bu kadar uzak bir gelecekte ancak kaygınızı arttırabilecek hipotezler bulunur. Aynı şekilde, kendinizi artık orada olmayan geçmişte konumlandırmanız da doğru değildir.

O halde nasıl başarılı olunabilir? Dikkatinizi şimdiki zamana ve kısa vadeli bir gelecekten ötesine odaklamayın. Bu, sizin hayatta kalma bölgeniz olduğu gibi fırsatlarınızın olduğu bölgedir. Hedeflerinizin gelişmesi için bu alana, yeni kararlar ekmeniz gerekir. Aynı şekilde yeni fırsatların saklandığı senaryo da buradadır. Evet, faydanıza kullanmanız gereken şeyler bunlardır.

Bir şeyleri başarma eylemi, umudunuzu arttırır ve kendinizi daha güvende hissetmenizi sağlar. Sonuç olarak umut düzeyinizin, zihin sağlığınız üzerinde doğrudan bir etkisi bulunmaktadır. Bu nedenle onun üzerinde çalışmak ve onu başkalarına aktarmak ilk önceliğiniz olmalıdır. Bunu aklınızda bulundurmayı unutmayın.