Bitkisel yağlar, genellikle kızartmalar, soslar ve çeşitli pişirme tekniklerinde kullanılan yaygın bir mutfak malzemesidir. Zeytinyağından daha farklı özelliklere sahiptir. Dünya genelinde, mutfaklarda kullanılan en popüler yağlardan bazılarıdır.

Bu yazıda; en iyi kullanım şekilleri, besin profili ve potansiyel sağlık yararları dahil olmak üzere diğer bitkisel yağlar ve zeytinyağı arasındaki farklara bakacağız!

Bitkisel Yağlar ve Zeytinyağı Arasındaki Farklar

Bitkisel yağlar ve zeytinyağı; üretim, kullanım, lezzet ve besinsel bileşimler açısından farklılık göstermektedir.

Lezzet ve İşlenme

Bitkisel yağlar; çıkarıldıktan sonra kimyasallar kullanılarak temizlenir. Kirlerinin giderilmesi ve daha uzun bir raf ömrüne sahip olması için ısıtma işleminden geçirilir. Bir bitkisel yağ, ne kadar fazla işlem geçirirse, besin değeri de o kadar az olur. Ayrıca, tadını da o kadar az koruyacaktır.

Aromatik bir zeytin tadına sahip, en az oranda işlemde geçmiş natürel sızma zeytinyağı ile yemeklere nötr bir lezzet katma eğiliminde olan ayçiçek yağı gibi diğer bitkisel yağlar karşılaştırıldığında bu net bir şekilde görülmektedir.

Zeytinyağı, preslenmiş zeytinlerin yağı çıkarılarak elde edilir. Ve en az işlenmiş versiyonu, natürel sızma zeytinyağıdır.

Bitkisel yağlar; Ayçiçek yağı, kanola yağı, mısır yağı ve aspir yağı gibi farklı bitkisel kaynaklardan gelen yağlardır. Bu nedenle, nötr bir aroma oluşturmak için daha fazla işlemden geçirilmesi gerekmektedir.

Besin Profili

Bir yağın ne kadar işlemden geçtiği, yalnızca tadını değil, aynı zamanda besin profilini de etkilemektedir.

Hem zeytinyağı hem de diğer bitkisel yağlar, doymamış yağ asitleri içerir. Ancak zeytinyağın içerdiği oleik asit, linoleik asit gibi tekli doymamış yağların oranı çok daha yüksektir. Diğer bitkisel yağların, omega-6 değeri omega-3 değerinden çok daha yüksektir.

Zeytinyağın içerdiği tekli doymamış yağ asitlerinin, kalp sağlığını iyileştirdiği ve iltihaplanma karşıtı olduğu bulunmuştur. Antioksidan içeriği ile, serbest radikaller ile mücadele ederek hücre yaşlanmasını önlemeye de yardımcı olur.

Alınan omega-6 ve omega-3 miktarı arasında bir dengesizlik olduğunda, bu vücutta iltihaplanmaya neden olarak kalp sağlığı ve kronik hastalıklara katkı sağlayabilir. Bir yağın geçirildiği işlem sayısı arttıkça, mikro besin profilinin o kadar zayıf olacağını da belirtmek gerekir.

En Az İşlenmiş Zeytinyağı Türü: Sızma Zeytinyağı

Natürel sızma zeytinyağı; yüksek antioksidan içeriğine ek olarak polifenol, karotenoid gibi iltihap önleyici bileşikler yönünden de zengindir.

En az işlemden geçmiş sızma zeytinyağı, aynı zamanda E ve K vitaminleri gibi mikro besinlerini de korur. Diğer bitkisel yağların yapımında kullanılan arıtma işlemi ise; vitamin değeri, antioksidan değeri ve faydalı bitkisel bileşikleri de yok etmektedir.

Bitkisel Yağlar ve Zeytinyağın Benzerlikleri

Zeytinyağı ve diğer bitkisel yağlar, genel olarak 205 derece civarında birbiri ile benzer bir yanma noktasına sahiptir. Bir bitkisel yağın yanma noktası; yağın serbest yağ asitlerine dönüşmeye başlamadan önce ısıtılabileceği sıcaklık derecesidir.

Diğer bitkisel yağlarda olduğu gibi, bazı zeytinyağı türleri de yüksek oranda işlenir. Bu çeşitleri; hem sızma zeytinyağın sahip olduğu karakteristik lezzetine sahip değildir hem de mikro besin değeri büyük oranda düşmektedir. Ayrıca, daha nötr bir tada sahiptir.

Rafine zeytinyağın şişesinde “natürel sızma” ya da “işlenmemiş” gibi ibareler yer almaz. Bu da, daha yüksek oranda işlendikleri anlamına gelir. Bu nedenle, lezzet dolu bir yağ satın aldığınızdan emin olmanın kolay bir yolu, besin maddelerini kaybetmemiş olanları tercih etmektir.

Hem zeytinyağı hem de bitkisel yağlar, benzer yanma noktalarına sahiptir. Sızma zeytinyağın aksine, yüksek oranda işlemden geçirilen işlenmiş zeytinyağları, besin profili yönünden diğer bitkisel yağlar ile daha fazla benzerlik göstermektedir.

Hangi Yağ Daha Sağlıklıdır?

Natürel sızma zeytinyağı, bir yağ reyonunda yer alan yemeklik yağlar arasında en az işlenmiş yağlardan biridir. Bu da; daha yüksek antioksidan değeri ile daha yüksek bir vitamin-mineral içeriği anlamına gelmektedir.

Zeytinyağın içerdiği antioksidanlar ve polifenollerin kalp sağlığını iyileştirebileceği, yapılan çalışmalarla kanıtlanmıştır.

Diğer yandan bitkisel yemeklik yağlar, daha nötr bir lezzet yakalamak için çeşitli işlemlerden geçirilmektedir. Bu da, daha düşük bir besin değerine sahip olduğu anlamına gelmektedir. Bu yağlar, ayrıca boş kalori olarak kabul edilir.

Mutfakta, Ayçiçek yağı gibi yüksek oranda işlenmiş bitkisel yağlar yerine sızma zeytinyağı kullanmak, ayrıca beyin sağlığı için de yararlı olabilir.

Bir araştırmada; bitkisel yemeklik yağlar yerine zeytinyağı kullanmanın, yaşlı yetişkinlerde daha iyi bir bilişsel işlev sağladığı sonucu bulunmuştur. Bu nedenle sızma zeytinyağı, çoğu bitkisel yağdan çok daha sağlıklı bir seçim olarak gösterilmektedir.

Sonuç olarak…

Zeytinyağı ve bitkisel yağlar, mutfaklarda farklı kullanım alanlarına sahiptir. Ancak, aralarında en sağlıklı seçenek olarak, en az işlemden geçirilmiş olan ve en yüksek besin profili ile sızma zeytinyağı gösterilmektedir.

Her ikisi de mutfaklarda sık kullanılan birer bileşen olsalar da; daha az işlenme eğilimi gösteren zeytinyağı, hem kalp sağlığı hem de beyin sağlığı açısından çok daha iyi bir seçim olacaktır. Ayrıca, yağların işlenmesi, içerdiği sağlıklı mikro besin maddelerin ve bitkisel bileşiklerin de önemli ölçüde azalmasına neden olur.

Bu yağların, vücutta iltihaplanmaya neden olabilecek omega-6 yağ asidi değeri de daha yüksektir. Natürel sızma zeytinyağı ise; kalp ve beyin için faydalı olabilecek antioksidanlar, bitkisel bileşikiler ve iltihaplanma karşıtı olan tekli doymamış yağ asitleri yönünden zengindir.

Mutfakta bitkisel yağ kullanmayı tercih ederseniz, en az işlemden geçirilmiş olan natürel sızma zeytinyağı, diğer yemeklik bitkisel yağlar ile kıyaslandığında daha sağlıklı bir seçim olacaktır.