Kafkasya’ya açılan Artvin; eşsiz iklimi, doğası, insanları ve yaşam temposu ile Karadeniz’in en uzak ve belki de en şaşırtıcı köşesidir!

Artvin’de yapılacak sayısız heyecan verici şey var. Tarihi yerlerden kültürel cazibe merkezlerine, Artvin’de neler yapabileceğinizi keşfetmeye ne dersiniz? Burada, kesinlikle yeni ve eşsiz yerler göreceksiniz. Şehrin bu muhteşem manzaralarını kaçırmayın. Artvin’de gezilecek yerler hakkında hazırladığımız bu yazı, şehre doğru mükemmel bir yolculuk planlamanıza yardımcı olabilir. Artvin’deki en iyi şeyler, tarihi anıtlar, doğal güzellikler, ziyaret edilecek yerler ve eğlence aktiviteleri hakkında daha fazlası bu yazıda…

Karadeniz’in Gizli Cenneti Artvin

Artvin; bol bol yeşil manzarası ile ziyaretçilerini büyüleyen, ılıman iklime sahip, büyüleyici bir şehir. Bir dağın ortasına doğru giden virajlı bir sürüş, sizi Karadeniz’in bu güzel şehrine götürür. Artvin, Karadeniz bölgesinin tipik eski Türk evleri ile büyüleyici bir şehirdir. Şehrin ılıman iklimi, yaz tatillerinde keyifli bir şekilde ferahlamanızı sağlayacak!
Artvin, Orta çağda Gürcistan’ın egemenliğindeydi, dolayısıyla Gürcü tarihinin kalıntılarını görmek için en iyi yerlerden biridir. Harika manzaralı yollarında gezerken; o dönemin mirası olarak varlığını koruyan kilise ve yerleşim yerlerini göreceksiniz. Bunlardan en iyi korunanları, Kaçkar Dağları’ndaki Barhal ve İşhan’dadır. Barhal Köyü, at biniciliği için de iyi bir seçenek sunuyor.
Ayrıca, Artvin’in Yusufeli ilçesi de doğa severler için 4000 metre yükseklikte yürüyüş gibi harika bir fırsat sunuyor. Artvin’in doğusunda, bölgenin en uzun kanyonuna bakan ünlü kalesine sahip, eski Gürcistan’ın başkenti Ardanuç da burada görülmesi gereken yerlerden. Artvin’in 71 km doğusunda yer alan bir dağ köyü olan Şavşat; kır çiçekleri, akarsuları ve şirin dağ evleri ile çevrili.

Karagöl Sahara Milli Parkı’na Gidin

Artvin; doğal güzelliklerin şehri. Dolayısıyla, buraya yapılacak hiç bir ziyaret, doğanın içerisine dalmadan tamamlanmayacaktır. Artvin’in Şavşat ilçesinde bulunan Karagöl Sahara Milli Parkı, bunun için harika bir yerdir. Kuruluşu 1994 yılına giden bu park, 1730 dönümlük bir alan. El değmemiş doğasında yapılacak bir kamp, biraz yüzme ve biraz da yürüyüş, Artvin’in doğasını keşfetmek için harika bir başlangıç noktası sağlar.

Porta Manastırı’nı Görün

Artvin merkezde bulunan bu güzel ama harap kilise, bir dönem Artvin’de egemenliğini sürdüren Gürcistan’ın tarihini yansıttığı için, burayı görmek için biraz çaba göstermeye değer. Tarihçiler, Porta Manastırı’nın, birçok manastır topluluğunun kurucusu ve lideri olan Grigol Khandzteli’nin kurduğuna inanıyor. Tarihi 10.yüzyıla kadar giden bu manastır, o dönemin tarihi ve kültürüne şahitlik etmek isteyenler için Artvin’de görülmesi gereken yerler arasında.

Ardanuç Kalesi

Gevhernik Kalesi olarak da bilinen Ardanuç Kalesi, Artvin’in Ardanuç ilçesi üzerindeki bir kaya üzerinde yer almaktadır. Bu kale, muhtelemen beşinci yüzyılda, dönemin Kafkasya kralı Vakhtang I tarafından inşa edilmiştir. Kale, 744 yılında kuşatıldıktan sonra, aynı yüzyılda, Gürcü Kral Baratid Ashot tarafından restore edildi. Daha sonra, Anadolu Türk beylikleri ile Bagratlılar arasında düşmanlıklar başladı ve Türk beylikleri, Ardanuç’u fethetti. 1551 yılında Ardanuç Kalesi, bir başka kuşatmanın ardından Osmanlı’ya geçti ve 1562 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından restore edildi. Şuanda Ardanuç Kalesi’ne, kalenin kuzey tarafında yer alan bir dizi ahşap ve demir merdivenle kolayca ulaşılabilir. Ardanuç Kalesi, kalıntıları çok fazla mimari detaylara sahip olmasa da, güzel bir kaledir.

Hopa’dan Batum’a

Artvin’e gittiğimde, şehri keşfetmeye Hopa’dan başlamıştım. Ormanlık bir dağın eteklerinde yer alan çekici bir ilçe olan Hopa, Sarp köyünü ikiye bölen Türk-Gürcü sınırından önceki son limandır. Karadeniz’in doğu sahilinde yer alan Hopa, komşu Gürcistan’a oldukça yakın bir konumda. Dolayısıyla, Artvin’de birkaç günden daha uzun süre konaklamayı planlıyorsanız, rotanıza Gürcistan Batum’u da dahil edebilir, günübirlik Batum keşfi yapabilirsiniz.

Şavşat Kalesi’ni Görün

Artvin’in Şavşat ilçesi, Türkiye’nin kuzeydoğusunda yer alan, bir cittaslow şehridir. Burası; hem tarihi hem de doğal güzellikleri ile adet cennetten bir köşedir. Buraya geldiğinizde, sizi el değmemiş doğası karşılayacak ve barındırdığı tüm güzellikleri ile sizi sakin ve dingin bir ruh haline bürüyecek. Şavşat’a geldiğinizde; tarihi dokusu, geleneksel mimarileri, muhteşem coğrafyası, sakinliği ve samimi insanları ile kendinizi huzur içinde hissedeceksiniz. Şavşat’a yapacağınız ziyaret sırasında, meşhur Şavşat Kalesi’ni görmeden geri dönmeyin!

Barhal Kilisesi

Onuncu yüzyıldan kalma bu Gürcü kilisesinin görkemli çizgileri, merkeze yalnızca bir kilometre uzaklıkta. Bir kubbeli ve üç nefli bu kilise, fazla süslemeden yoksundur; ancak kesinlikle görkemlidir. Burası, önemli bir süre boyunca cami olarak kullanılmış ve iyi korunmuştur. Altınparmak olarak da bilinen Barhal köyünde yer alan kilise, 973 yılında, Bagradit ailesinin prensi tarafından inşa ettirilmiş.

Cehennem Deresi Kanyonu

Dünyanın en büyük kanyonu, Amerika’nın Arizona eyaletinde bulunan Büyük Kanyon’dur. Onun hemen arkasından ise Artvin’in Ardanuç ilçesinde yer alan Cehennem Deresi Kanyon’u geliyor. Özellikle son yıllarda tanıtımı daha iyi yapılan kanyon, Artvin’e daha fazla turist çekmeyi başarıyor. Türkiye’de turizm denince akla ilk gelen deniz, kum ve güneş olsa da, Artvin de alternatif bir turizm seçeneği sunuyor. Gölleri, nehirleri, parkları ve doğal güzellikleri arasında Cehennem Deresi Kanyonu da görülmeye değer.

Şehrin merkezine 35 km uzaklıkta bulunan kanyon; 70 metre genişliğinde, 1068 metrekare ve 180 metre yüksekliktedir.

Atabarı Kayak Merkezi’ne Gidin

Fotoğraf: neredegezsem.com

Kış aylarında Artvin’e gitmek için iyi bir nedeniniz daha var: Atabarı Kayak Merkezi. Burası, Artvin’de vadileri örten kalın karlardan zevk almak için gerçekten en iyi yerlerden biri.

Kafkasör Kültür, Sanat ve Turizm Festivali’ne Katılın

Fotoğraf: hurriyet.com.tr

Artvin’in Kafkasör Yaylası’nda, şehrin güneybatısından 7 km uzaklıkta düzenlenen bu popüler festival; meşhur boğa güreşleri, güreş ve müzik eşliğinde gerçekleşiyor. Festival, Haziran sonu-Temmuz başı döneminde birkaç gün sürüyor. Artvin’i ziyaret etmek için en iyi zamanlardan biri; şehrin yukarısındaki bir yaylada gerçekleşen bu festivalin gerçekleştiği zamandır. Yakınlarındaki sınırın açılmasından bu yana etkinlik; Türkiye hem de Gürcistan’dan gelen güreşçiler, sihirbazlar, müzisyenler ve dansçılar ile gerçekten uluslararası bir karaktere büründü. Burada her yıl, 50 binin üzerinde bir kalabalık oluyor.

Gürcistan Sınırı: Macahel

Yeryüzünde bir cennet, Türkiye’nin bittiği yerde bir vadi Maçahel. Bir kısmı Gürcistan’a kadar giden bu vadi, Türkiye’nin İlk UNESCO Biorezerv Alanı unvanına da sahip. Karadeniz’e 25 km uzaklıktaki vadi, çayırları ve ağaçları ile ile adeta cennetten bir köşe sunuyor. Gerçek bir doğa harikası olan Maçahel, iki ülke arasında kalan konumu ile de dikkat çekiyor. Etrafında on sekiz farklı köy var ve bunlardan yalnızca altısı Türkiye’nin. Bağlı olduğu Artvin’in Borçka ilçesine 50 km uzaklıkta bulunan Maçahel Vadisi’ne giderken de oldukça keyifli manzaraların tadını çıkarabileceksiniz. Buraya, ulaşım için karayolunu tercih etmeniz gerekiyor. Bunun için de Artvin’de indikten sonra, otobüs ile Borçka ilçesine ulaşmanız gerekiyor. Buradan sonra Maçahel Vadisi’ne kolayca geçebilirsiniz.

Maçahel’de yaptığımız gezintiye linkten ulaşabilirsiniz; https://www.aysetolga.com/cennetin-dunyadaki-karsiligi-macahel