Kaz Dağları ülkemizin doğal güzellikler bakımından en nadide noktalarından bir tanesi ve bu nedenle hem yerli hem de yabancı turistlerin temel uğrak noktalarından birisi. Özellikle doğada vakit geçirmek, ağaçların sessizliği içerisinde kendini bulmak isteyenler için Kaz Dağları kesinlikle gözden kçırılmaması gereken bir nokta. Son senelerde bölgede yürütülen maden çalışmaları ve buna dair yapılan protestolar ile eskisinden çok daha göz önünde bulunan bir nokta haline geldi.

Antik Yunan döneminden beri bilinen ve kutsal özellikler atfedilen Kaz Dağlarının bir diğer adı ise tarihte İda Dağı olarak geçiyor. Günümüzde temel olarak ormanlarla kaplı bir dağ olmasına karşın bu ormanlık alanların sadece %10’luk bir kısmı milli park içerisinde yer alıyor. Bu nedenle her noktası aynı korunmuşluk düzeyinde değil ve bazı bölgelerine girişte yanınıza bir rehber almanız gerekiyor. Dolayısıyla ilk olarak Kaz Dağları Tanıtım Ofisi’ne giderek hangi bölgeleri dolaşabileceğinize ve neler yapmanız gerektiğine dair bilgi edinmeniz daha uygun olur.

Sadece ormanlık doğası değil, aynı zamanda çevre köyleri, türbeleri ve festivalleri ile sakinliğin yanında merakınızı giderme konusunda da size destek olacaktır.

Kaz Dağları Nerede ve Nasıl Ulaşmalı?

Kaz dağları Balıkesir il merkezinin batısında, Edremit, Akçay ve Altınoluk beldelerinin kuzeyinde bulunan bir dağlar sırası ve ormanlardan oluşan doğan bir yapı. Ege denizi kıyısına bir hayli yakın konumda bulunuyor ve Kaz dağları ziyaretlerinizde dilerseniz denizin keyfini de çıkartabiliyorsunuz.

Beldeye ulaşmak için elbette şahsi aracınızla gelme imkanınız var. Bunun için öncelikle Balıkesir’e, oradan da Edremit ve Akçay üzerinden Kaz dağlarına ulaşmanız mümkün. Otobüsle gelmek isteyenler ise yine Balıkesir veya Edremit otogarına gelip oradan dolmuşlar ve otobüsler ile Kaz dağlarına ulaşabilirler. Uçakla gelenler için Balıkesir Edremit havalimanına iniş yaptıktan sonra servis araçlarından faydalanabilirsiniz.

Kaz Dağlarına Ne Zaman Gitmeli?

Kaz dağları ormanlık ve bol bol suyun aktığı nadide bir belde olduğu için hava sıcaklıkları genel olarak sahil kesimlerine göre düşük. Bu nedenle yaz aylarında bir dere kenarında, doğal set havuzlarının içerisinde vakit geçirmek, yaz sıcağını üstünüzden atmanıza yardımcı olacaktır. Bu nedenle yaz aylarını tercih etmek doğru olur. Ayrıca denize girme imkanı da olduğundan bir taşla iki kuş vurabilirsiniz.

İlkbahar sonları ve sonbahar başları da doğanın ve diğer imkanların tadını çıkarma konusunda size yardımcı olacaktır. Ancak kış aylarında veya ilkbahar başı ile sonbahar sonu civarlarında hava biraz fazla soğuk olabilir ve özellikle kışın doğada yürüyüşleri veya kamp gibi imkanları kovalamıyorsanız, bu dönemlerden uzak durabilirsiniz. Ama amacınız kış yürüyüşleri ve doğa sporlarıysa Kaz dağları sizleri bu dönemde de misafir edebilirler.

Kaz Dağlarında Kalınacak Yerler

kaz dağları bungolov ev
kaz dağları bungolov ev

Kaz dağlarının çevresinde hem villa turizmi hem de butik otel ile pansiyon imkanları oldukça geniş. Bu nedenle kendi keyfinize uyacak, otantik veya modern tasarımlı, doğal veya yapay görünen çok çeşitli mekanlarda kalabilirsiniz. Hatta ahşap ağaç evlerde kalmak bile mümkün ve bu nedenle her türlü konfor ihtiyacına uygun konaklama tesislerinin olduğunu söylemek mümkün. Havuz barındıran butik oteller bile mevcut ve bu nedenle yaz tatilinize ayrı bir anlam katabilirsiniz.

Bunun haricinde kamp yapabileceğiniz ve çadır kurabileceğiniz oldukça fazla sayıda nokta bulunuyor. Bunlardan bazıları dağda olmasına karşın milli park sınırları içinde olmazken, bazıları ise doğrudan park sınırları içerisindeler. Ancak bölgede ateş yakmak yasak olduğundan dolayı yanınızda hazır tüketebileceğiniz gıdaların bulunmasına dikkat etmelisiniz.

Kaz Dağlarında Nereleri Görmeli?

Kaz dağlarında görülecek çok şey var ve bu nedenle bir günde görebileceğiniz her şeyi görmeyi ummayın. Dolayısıyla bölgeye en az bir kaç gün ayırmak ve aceleye getirmeden keyfini sürmek önemli. Bunlardan en önemlilerine ana başlıklar altında göz atalım.

Kaz Dağları Milli Parkı

kaz dağları
kaz dağları

Kaz dağları kendi adını taşıyan bir milli parka sahip ve her ne kadar dağların neredeyse her yanını serbestçe dolaşmak mümkün olsa da, milli parka dahil olan en korunmuş bölgesini sadece tanıtım ofisinden tutabileceğiniz rehberler eşliğinde gezebiliyorsunuz. Rehberler sizlere bölgenin doğasına dair bilmeniz gereken her şeyi anlatıyorlar ve ayrıca hangi rotadan ne kadar yürümek istediğinizi de onunla birlikte kararlaştırabiliyorsunuz. Yürüyüşünüz boyunca bölgeye has onlarca ve hatta yüzlerce endemik bitki, böcek ve oluşum ile karşılaşacaksınız ve rehberiniz size bunları anlamlandırma konusunda yardımcı olacaktır.

Sarıkız Türbesi

sarı kız türbesi
sarı kız türbesi

Bölgeye ait bir efsaneye ev sahipliği yapan sarıkız türbesinin bu efsanesini sizlerin keşfine bırakalım. Ancak biraz tarih, biraz doğa ve biraz da efsanelerden hoşlanıyorsanız kesinlikle gitmeniz gereken bir nokta. Dağların en yüksek noktasında 1700 metrenin üzerinde bulunduğu için tüm bölgeye bir bakış atmak isteyenler de yine sarıkız türbesine çıkmayı isteyebilirler. Ayrıca bölge halkındaki Türkmen ve yörüklerin de sık sık adak adadıkları ve anma günleri düzenledikleri bir nokta olduğundan denk gelirseniz bunlara katılmayı da unutmayın.

Adatepe Köyü

kaz dağları adatepe köyü
kaz dağları adatepe köyü

Adatepe köyü bölgenin koruma altındaki köylerinden bir tanesi ve antik Yunan medeniyetleri döneminden beri yerleşim bulunan noktalar arasında. 1900’lerin başlarına kadar bir rum köyü olan Adatepe, mübadele sonrasında Türklerin köyü haline gelmiş ancak 1950’lerde nüfusunda ciddi bir azalma yaşanmış. 80’lerin sonunda ise SİT alanı kabul edildiği için herhangi bir yapılaşmaya izin verilmemiş. Günümüzde özellikle Osmanlı döneminden kalma eserleri görmek mümkün. Tarih kokan sokaklarında sakince dolaşmak tarihe tanıklık etmenize de yardımcı olacaktır.

Yeşilyurt Köyü

kaz dağları Yeşilyurt Köyü
kaz dağları Yeşilyurt Köyü

Yeşilyurt köyü de geçmişte bir rum köyü olmasına karşın bugünlerde Türkmen ve yörüklerin yaşadığı tarihi bir köy durumunda. İçerisinde pek çok otele, restorana, kafeye, el işçiliği satan dükkana sahip olan köy, bu yanıyla bölgenin turistik cazibe merkezi konumunda. Ayrıca yerli halkın hazırladığı pek çok ev yapımı reçel, konserve gibi ürünlere erişebilirsiniz.

Hasanboğuldu ve Sütuven Şelaleleri

Hasanboğuldu ve Sütuven Şelaleleri
Hasanboğuldu ve Sütuven Şelaleleri

Kaz dağlarının eteklerinde, 500 metreden daha yüksek bir rakımda bulunan bu iki şelale, ormanın içinde otantik bir deneyim yaşamak, serinlemek ve rahatlamak isteyenler için uygun fırsatı sunuyorlar. Bölgede piknik yapmak, restoranlarda bir şeyler atıştırmak da mümkün. Ancak zaman zaman oldukça kalabalık olabildiğini de belirtmek gerekli.

Zeus Altarı

Zeus Altarı
Zeus Altarı

Antik yunan mitolojisinin baş tanrısı olan Zeus adına hazırlanmış olan bu antik altar yani sunak, biraz tarihle iç içe olmak isteyenler için çok etkileyici bir nokta. Sunağa çıkış için hazırlanmış merdivenler taşa oyulmuşlar ve tanrı Zeus’un Truva Savaşı’nı bu noktadan yönettiği söyleniyor. Ayrıca oturmak için hazırlanmış antik oyuklar ve bir sarnıç da yine Zeus altarının ilgi çekici noktaları arasında. Buraya Adatepe köyünden bir kilometrelik bir yürüyüş ile kolayca ulaşabiliyorsunuz.

Etnografya Müzesi

Etnografya müzesi özel olarak işletilen bir müze olmasına karşın UNESCO tarafından bir ödüle layık görülmüş. Orta Asya’dan Anadolu’ya gelen Türk boylarının günlük yaşamlarına ve dini inanışlarına ışık tutan müze, aynı zamanda galerilere, kütüphaneye ve aynı zamanda başka ülkelerden getirilen bazı nesnelere de sahip.

Şahinderesi Kanyonu

Şahinderesi Kanyonu
Şahinderesi Kanyonu

Kaz dağlarının serinliğini yaşarken, denizden gelen tuzu koklarken bir yandan da serin suların aktığı bir kanyonda ilerlemek isterseniz, Şahinderesi kanyonu macera için sizi bekliyor. Kanyonu gezmek için tanıtım bürosundan izin almanız gerekiyor çünkü milli park sınırları içerisinde ve koruma altında bulunuyor. Toplam uzunluğu 25 kilometreden uzun olsa da sadece belli bir kısmını görmek mümkün.

Başdeğirmen

Mıhlı çayı üzerinde bulunan Başdeğirmen köprüsü, Roma döneminden kalan kemerli köprülerden bir tanesi. Ayrıca köprünün hemen yanında bu dönemlerden kalan bir taş değirmen bulunuyor. Genel olarak piknikçilerin ziyaret ettikleri yerler arasında olduğundan biraz kalabalık olabilir.

Kaz Dağlarında Ne Yenir?

doğal kahvaltı
doğal kahvaltı

Kaz dağlarında neredeyse her bütçeye ve her damak tadına uygun bir restoran var. Bunlardan bazılarında yerel ürünlerden hazırlanmış yemekler sunulurken, bazılarında taze ve doğal kahvaltılar, bazılarında ise alabalık gibi su ürünleri sunuluyorlar. Bölge deniz kenarına yakın olduğundan denize doğru inip oralarda bulunan restoranlarda da bir şeyler tüketebilirsiniz.

Kaz Dağlarında Gece Hayatı Nasıl?

Kaz dağlarında herhangi bir gece hayatı yok çünkü koruma altındaki doğal bir bölge. Bunun için yakınlardaki diğer beldelerin merkezlerine seyahat edebilirsiniz ancak çok hareketli şeyler beklemeyin. Bunun yerine şehirden uzaklaşmışken dağlarda otelinizden veya çadırınızdan gökyüzünü, gün doğumunu seyredebilirsiniz. Su ve yaprak seslerinin arasında dinlendirici bir gece geçirmek için ideal olacaktır. Bunun haricinde geç saatlere kadar açık olabilen bazı kafeler ve restoranlar da var ve buralarda dostlarınızla vakit geçirebilirsiniz.