Ekim ayı Dünya Kanser Farkındalık ayı olarak kutlanıyor, buradaki amaç meme kanserine dikkat çekmek, erken teşhisin önemini halkın anlamasını sağlamak

Ben de size bunun ilk adımı olan  elle muayene ile ilgili bir yazı hazırladım..

Kendi kendine meme muayenesi, bir kadının göğüs dokusundaki herhangi bir fiziksel değişikliği incelemesine izin veren, kişinin kendi başına yaptığı bir muayenedir. Genellikle göğüs kanserinde erken teşhis metodu olarak kullanılır. Yine de göğsünüzde kitle bulursanız hemen panik yapmayın; göğüs kitlelerinin çoğunda kanser görülmemektedir. Kendi kendine meme muayenesi, aşağıdakilerin fark edilmesine yardımcı olabilir;

Tümörler,
Kistler,

Göğüslerdeki diğer anormallikler

Göğüslerinizi düzenli olarak incelemek, göğüs kanserinin daha erkenden bulunarak başarılı bir şekilde tedavi edilme olasılığının artmasında önemli bir yol olabilir. Her kanser bu şekilde bulunamaz ancak bu, göğüs kanseri teşhisinde kritik bir adımdır. Göğüsleriniz için neyin normal olduğunu bilmek, herhangi bir değişiklik olduğunu fark etmeniz için iyi bir fikirdir. Bu şekilde deride ya da göğüs içinde alışılmadık bir şey fark ederseniz, doktorunuza danışabilirsiniz. Peki, kendi kendine meme muayenesi yapılmalı mı? Uzmanlar bu konuda iki gruba ayrılıyor. Sizin için yararlı olup olmadığı konusunda doktorunuza danışabilirsiniz.

Yıllar içinde, kendi kendine meme muayenesinin göğüs kanserinin erken teşhisinde ve hayatta kalma olasılığının artmasında bir rolü olup olmadığı konusunda birçok tartışma yapıldı. Örneğin 2008 yılında Rusya ve Çin’de yaşayan yaklaşık 400.000 kadında yapılan bir araştırmada, kendi kendine meme muayenesinin meme kanseri ölümlerini azaltmadığını ve gereksiz biyopsiler yapılmasına neden olarak zararlı olabileceği bildirildi. Uluslararası bir meme kanseri platformu olan breastcancer.org, kendi kendine yapılan muayenenin, özellikle bir doktor ve mamografi ile yapılan düzenli muayenelerle birlikte kullanıldığında yararlı olduğu ve önemli bir tarama stratejisi olduğuna inanmaktadır. Amerikan Kanser Derneği, tüm kadınların, meme kanseri tarama stratejilerinin bir parçası olarak düzenli olarak meme muayenelerini yapmalarını önermektedir.

Kendi Kendine Meme Muayenesi Ne Zaman Yapılır?

Kendi kendine meme muayenesi yapmak için en uygun zaman, aylık adet döngüsünün bitmesinden birkaç gün sonradır. Vücudunuzdaki hormonal değişimler, göğüslerinizin boyutunu ve hissini etkileyebilir, bu nedenle en iyisi, göğüsleriniz normal halindeyken muayene yapmaktır. Adet olmayan kadınlar, her ayın ilk günü gibi muayene yapmak için belirli bir gün seçebilirler. Yaptığınız bu muayeneler için bir günlük tutmayı deneyebilirsiniz. Bu, göğüslerinizde fark ettiğiniz tüm değişiklikleri takip etmenize ve kaydetmenize yardımcı olacaktır.

Kendi Kendine Meme Muayenesi Nasıl Yapılır?

Göğsünüzdeki değişimleri takip etmek için evde kendi başınıza muayene yapmaya karar verdiyseniz, aşağıdaki adımları takip edebilirsiniz;

Ayna Karşısında

1. İyi aydınlatılmış bir odada büyük bir aynanın önüne geçin, belden üstünüz çıplak olarak kalın ve göğüslerinize bakın. Göğüslerinizin boyutları veya şekilleri eşit değilse endişelenmeyin; çünkü çoğu kadının göğüsleri eşit değildir.

2. Kollarınızı yan tarafa aldığınızda boyut, şekil ya da konumlarında herhangi bir değişiklik olup olmadığına bakın. Herhangi bir yara ya da renk değişikliği gözlemleyin.

3. Göğüs uçlarınızı kontrol edin. Herhangi bir soyulma, yara ya da yönlerinde bir değişim olup olmadığını gözlemleyin.

4. Ardından aynaya doğru uzanın. Gözlem yapmak için omuzlarınızı ve dirseklerinizi öne uzatın. Göğüsleriniz aşağı doğru inecek. Şekilleri ya da boyutlarında herhangi bir değişiklik olup olmadığına bakın.

5. Şimdi, ellerinizi başınızın arkasına alın ve ellerinizi biraz bastırın. Göğüslerinizin dış kısımlarını incelemek için yana dönün. Göğüslerinizin altlarına da bakmayı unutmayın. Burada gözlem yapmak için göğüslerinizi elinizle kaldırmanız gerekebilir.

Duşta

1. Göğsünüzdeki değişiklikleri duşta da gözlemleyebilirsiniz. Bunun için ellerinizi sabunlamak, kayganlaşmasına yardımcı olur. Duştayken, koltukaltı bölgenizde herhangi bir kalınlaşma ya da kitle olup olmadığını kontrol edin. Sol kolunuzu kalçanıza yerleştirin ve sağ kolunuzla sol koltuk altınızı inceleyin. Aynısını diğer koltuk altınız için de yapın.
2. Sabunlu ellerinizle, bir kolunuzu başınızın arkasına kaldırarak göğüs dokusunun yayılmasını sağlayın. Göğsünüze hafifçe bastırmak için diğer elinizin parmaklarının düz kısmını kullanın.
3. Sutyen çizgisinden köprücük kemiğine giden çizgiyi izleyin. Diğer göğsünüzde de aynısını tekrarlayın.

Yatakta

Kendi kendine meme muayenesi, yatakta uzanırken de yapılabilir.

Yatağa uzanın ve sağ omzunuzun altına küçük bir yastık ya da katlanmış havlu yerleştirin. Sağ elinizi kafanızın arkasına koyun. Sol elinizi sağ göğsünüzün üst kısmına yerleştirin. Bu, herhangi bir değişimi ya da kitleyi bulmanıza yardımcı olabilir.

Göğsünüzü bir saatin yüzü olarak düşünün. Saat 12’de başlayın ve küçük dairesel hareketlerle saat 1 yönüne ilerleyin. Yeniden saat 12’ye gelene kadar tüm dairenin çevresinde devam edin.

Parmaklarınızı düz bir şekilde doğrudan meme ucunuzun üzerine koyun. Değişiklikleri gözlemlemek için göğüs ucunun içine doğru bastırın.

Parmaklarınız kolayca hareket etmelidir. Bu adımları diğer göğsünüzde de tekrarlayın. Göğsün üst kısmını ve koltuk altına en yakın noktaları da kontrol etmeyi unutmayın.

Yumru Bulursam Ne Yapmalıyım?

Öncelikle şunu söyleyelim, böyle bir durumda ilk yapmanız gereken panik yapmamaktır. Çünkü elinize gelen kitle, kanserden başka daha birçok şey olabilir. Ancak memede şu değişikliklerden birini fark ederseniz, doktorunuza danışmanız, meme kanserinin erken teşhis edilmesini sağlayabilir;

  • Göğüslerden birinin yüzeyinde diğer bölgelerden farklı bir alan,
  • Adet dönemi boyunca göğüste ya da koltukaltında kalınlaşma,
  • Göğüste büyüme, şekil ya da boyutunda bir değişiklik,
  • Bir kitle ya da yumru,
  • Derinin altında mermer benzeri bir alan,
  • Göğüs ya da göğüs ucundaki cildin görünümünde bir değişiklik,
  • Göğüs ucundan kanlı ya da berrak sıvı akışı,
  • Göğüs ya da göğüs ucundaki ciltte kızarıklık

Kendi Kendine Meme Muayenesi Riskleri Var Mı?

Kendi kendine meme muayenesi için belirtilen tıbbi bir risk yoktur. Göğüs bölgesinde bir kitle ya da yumru bulunması endişe verici olsa da, göğüsteki yumrular çoğunlukla kanser değildir. Genellikle diğer iyi huylu koşullardan kaynaklanır. Evde sık sık kendi kendine muayene yapmak gereksiz göğüs biyopsilerinde bir artış ile de ilişkilendirilmiştir. Göğüs dokusunda görülen çoğu anormallik genellikle ciddi değildir. Kendi kendine meme muayenesinde bulunan yumruların ardından yapılan ekstra cerrahi işlemler, kadınları enfeksiyon oluşumu gibi komplikasyonlara yakalanma riskiyle karşı karşıya bırakır.

Kendi Kendine Meme Muayenesi Sonrası

Göğüs bölgenizde bir kitle ya da anormallik fark ederseniz, bu anormalliklerin büyük çoğunluğunun iyi huylu ya da kanserli olmadığını unutmayın. Meme kanserinin dışında, göğüsteki yumrular, şu nedenlerle de ortaya çıkabilir;

  • Meme dokusunda iyi huylu bir tümör,
  • Fibrokistik meme hastalığı: Hormon değişikliklerine bağlı göğüste ağrı ve yumru,
  • Süt kanallarında küçük, iyi huylu bir tümör,
  • Çürük, ölü ya da yaralı yağ dokusuna bağlı kitleler
  • Yine de tüm bunlar, bir yumru ya da anormalliği görmezden gelmeniz gerektiği anlamına gelmez. Kendi kendine meme muayenesi yaparken bir kitle ya da yumru ile karşılaşırsanız, göğsünüzün profesyonal olarak muayene edilmesi için doktorunuzdan randevu almalısınız.

Göğüs Kanseri Belirtileri Nelerdir?

Göğüslerinizde aşağıdaki değişikliklerin herhangi birini fark ederseniz, mümkün olan en kısa sürede doktorunuza bildirin. Meme kanserinin olası belirtileri şunlardır;

  • Meme ucundaki değişiklikler;
  • Hassasiyet,
  • Meme ucunun görünümünde değişiklik,
  • Göğüs ucunun hafifçe içe doğru çökmesi,
  • Göğüs ucunda kızarıklık,
  • Göğüsten kan ya da sıvı gelmesi
  • Göğüs görünümünde değişiklikler;
  • Göğüste yeni bir kitle ya da yumru (tüm kitleler kansere işaret etmiyor),
  • Göğsün büyüklüğü veya şeklindeki açıklanamayan değişiklik,
  • Göğüs yüzeyinde renk değişikliği,
  • Memede açıklanamayan şişme ya da küçülme,
  • Bir bölgede kalıcı ve konum değiştirmeyen ağrı,
  • Kızarıklık, sıcaklık ya da kabarmış cilt,
  • Göğüs ya da koltuk altında sert bir kütle ya da kalınlaşma,
  • Göğüslerde kaşıntı ya da pullanma