Unutkanlık, geçici kafa karışıklığı, bir isim veya kelimeyi hatırlamakta zorlanma gibi şeyler yaşamın normal bir kısmıdır. Ancak düşünme problemleri veya sıradışı davranışlar çalışma, yemek hazırlama veya finansal durumunuzu kontrol etme gibi günlük aktiviteleri bozmaya başladıklarında, bir doktora görünme vakti gelmiş demektir. Bunlar demans veya halk arasındaki adıyla bunama adı verilen rahatsızlığın işaretleri olabilirler.

Demans yani bunama, genellikle yaşlı bireyleri etkileyen bir beyin bozukluğudur. Beyindeki sinir hücrelerinin ölümü veya iflası ile gerçekleşir. Bazı tahminlere göre 85 yaşının üzerindeki insanların üçte birinde Alzheimer rahatsızlığı bulunuyor. Demans için en büyük risk faktörü yaş olsa da, yaşlanmanın normal bir parçası değildir. Bazı insanlar herhangi bir demans belirtisi göstermeden 90’larını aşabiliyorlar.

Demansın kendisi de aslında bir hastalık değil. Daha çok, farklı hastalıkların ortaya çıkardıkları bir belirtiler grubudur. Demans belirtileri arasında hafıza, düşünme, dil problemleri olabilir ve bunun yanında sosyal yeteneklerde azalma ve bazı davranışsal belirtiler de olabilir.

Bazı faktörler bunama geliştirme riskinizde artışa sebep olurlar. Bunlar arasında yaşlanma, sigara, kontrolsüz diyabet, yüksek tansiyon ve çok alkol tüketmek var. Ayrıca yakın aile bireylerinizde bunama varsa da risk artar.

Bunama belirtileri susuzluk veya başka tedavi edilebilir rahatsızlıklardan kaynaklandıklarında tersine çevrilebilirler. Ancak çoğu bunama vakası zamanla kötüleşir ve bir tedavisi olmaz. Bilimadamları bu süreci yavaşlatmanın ve hatta başlamasını engellemenin yollarını arıyorlar.

Yaşlı insanlarda bunamanın en yaygın iki sebebi arasında Alzheimer hastalığı ve beynin kan takviyesinin değişiminden kaynaklanan vasküler demans bulunuyor. Vasküler demans genellikle damar sertleşmesi veya inmeden kaynaklanır. Diğer bunama sebepleri arasında Parkinson hastalığı, HIV, baş yaralanmaları ve Lewy beden hastalığı bulunuyor.

60 yaşın altındaki insanlarda bunama genellikle frontotemporal bozukluklar adı verilen bir beyin hastalıkları grubundan kaynaklanır. Bu rahatsızlık beynin ön veya yan kısımlarında başlar ve aşamalı olarak yayılır. Alzheimer hastalığının nadir ve kalıtımsal bir formu ise 30’lar, 40’lar ve 50’lerdeki insanlarda ortaya çıkabilir.

Bunamanın belirtileri beynin hangi bölümlerinin hasarlı olduğuna göre değişken olabilirler. Genel olarak beynin sol tarafı dille alakalıdır, sağ tarafı ise sosyal davranışlar ile alakalıdır.

Frontotemporal bozukluk durumunda, problem beynin sol tarafında başlarsa dil problemleri kötüleşebilir, sağ tarafında başlarsa davranışlar etkilenebilir ve psikiyatrik rahatsızlıklar ile karıştırılabilir. Beynin belli bölgelerinin hasar görmesi kişinin duyarsız olmasına, kendini durduramamasına veya başkalarının duygularına önem vermemesine sebep olabilir.

Alzheimer hastalığında genelde beynin ön ve arka kısımlarındaki hafıza ile alakalı bölümler genelde ilk olarak etkilenme eğilimindedir. Diğer bunama türlerinde ise hareketlerin kontrolünü sağlayan bölgeler etkilenebilirler.

Tüm bu bozuklukların tedavisi birbirinden biraz farklıdır. Bu nedenle doğru tanı almak önemlidir.

Farklı demans türlerinin birbirine yakın belirtileri olabildiği ve bazı insanlarda birden fazla rahatsızlık olabildiği için, bunama konusunda uzman bir doktora görünmekte fayda vardır.

Teşhis için doktor genellikle kişinin tıbbi geçmişine bakar ve kan testleri de dahil olmak üzere bir fizik muayene gerçekleştirir. Ayrıca düşünme, hafıza ve dil yetenekleri kontrol edilir ve bazen beyin taramaları da yapılabilir. Bu değerlendirme ile belirtilerin depresyon, enfeksiyon veya ilaç yan etkileri gibi tedavi edilebilir şeylerden mi kaynaklandığı tespit edilebilir.

Bazı bunama türlerinde beyin ölümden sonra incelenene kadar tam teşhis konamaz. Alzheimer hastalığı veya diğer bunama kaynaklarını tek seferde tamamen teşhis etmeyi sağlayabilen tek bir kan testi veya beyin taraması bulunmuyor. Bu durumda son teşhis ancak otopsi ile yapılabilir.

Bir kaç onyıl önce bilimadamları Alzheimer hastalığının yaşayan insanlardaki işaretlerinin tespiti için bir yöntem keşfettiler. Alzheimer hastalığına sahip olan tüm insanlarda amiloid plaklar adı verilen anormal protein kitleleri bulunuyor. Bu plaklar pozitron emisyon tomografisinde amiloidlere bağlanan özel maddeler ile tespit edilebiliyorlar. Ancak aşırı plak birikimine sahip olan bazı insanlarda bunama işareti görülmüyor. Bu belirsizlikten dolayı amiloid görüntüleme Alzheimer hastalığının tam teşhisi için yeterli görülmüyor. Başka teknikler üzerinde de çalışılıyor ancak hiç biri tam ve kesin bir sonuç vermiş değil.

Şu anda hastalığın belirti öncesi aşamalarına dair pek çok araştırma devam ediyor ve bu aşamada kişide belirtiler ortaya çıkmadan amiloid proteinler görülebiliyorlar. Bu yüzden ilaçlar ile bu amiloid proteinin birikimini önlemenin mümkün olup olmadığı üzerinde çalışmalar devam ediyorlar. Şimdiye kadar beyni bu amiloid birikimden kurtardıktan sonra belirtilerde ciddi bir iyileşme görülmedi.

Alzheimer hastalığı, Parkinson hastalığı ve bazı diğer demans türleri için tedavi seçeneklerine dair değerlendirmeler devam ediyorlar. Şu anda onaylı ilaçlar ile belirtileri iyileştirmek mümkün ancak hiç birisi beynin aldığı hasarı durduramıyor veya tersine çeviremiyor.

Buna karşın bunama vasküler hastalıklardan kaynaklıysa, ilerlemesine engel olmanın pek çok yolu var. Bu durum kalp damar problemlerini önlemeye çok benzerdir. Vasküler demansa sahip olan bazı insanlara pıhtılaşmayı önleyen ilaçlar verilir. Bazılarına ise tansiyon, kolesterol ve diyabet ilaçları verilebilir.

Sağlıklı bir yaşam tarzı, yaşlanan beyni korumaya yardımcı olabilir. Düzenli spor, sağlıklı beslenme ve sigara içmekten kaçınmak hem kalp hastalıkları hem de bunama için risk faktörlerini azaltır. Sosyal olarak etkileşimde olmak ve entelektüel olarak uyarıcı aktivitelerde bulunmak da beyin işlevlerinin korunmasına yardımcı olabilir. Sağlıklı tercihler yaparak daha sağlıklı bir beyin sahibi olabilirsiniz.